Sizce kim haklı? Bu olay Çok boyutlu mudur? Nedenleriyle Açıklayınız.
İtfaiyeler Yangınlara Neden Gecikiyor?
Akşam evde ailemle birlikte yemek yerken dışarıdan gelen sesler dikkatimizi çekti. Masanın babadan kalkıp pencereden dışarıya baktığımızda gökyüzüne doğru yükselmekte olan dumanları fark etik. Evimizin karşısındaki binalardan birinde yangın çıkmış, alevler her yanı sarmıştı. Ortalık, sanki na baba günü gibiydi. İnsanlar, telaşla sağa sola koşuşturuyordu.
Birden siren sesleri içinde sokakta ilerlemeye çalışan itfaiye araçlarını gördüm. Ancak sokakta gelişigüzel park etmiş araçlar yüzünden bir türlü yangın yerine ulaşamıyorlardı.
Sokaktaki insanlar park halindeki araçların sahiplerine ulaşmak için, polis memurları ile birlikte kapı zillerine basıyorlardı. Bir taraftan da araçlardan anonslar yapılıyordu. İtfaiye araçlarının geçişi engelleyen araçların bir an önce çekilmesi isteniyordu.
Uzun bir uğraştan sonra nihayet yangın söndürülmüş, ortalık sessizliğe bürünmüştü. Neler olup gittiğini merak ediyordum.
Sabah uyanınca ilk işim, köşedeki büfeden gazete almak oldu. Hızla sayfaları gözden geçirmeye, yangınla ilgili haberleri aramaya başladım. Olayın bir çok nedeni olduğunu düşünüyordum.
Haberde, evi yanan vatandaşın itfaiye görevlilerini geç kalmakla suçladığı belirtiliyordu. İtfaiye görevlileri ise kendilerini savunuyor;
“Yangın ihbarını alır almaz hemen yola çıktık. Ancak yangının olduğu yerde sokaklar çok dardı. O da yetmiyormuş gibi sokağın iki yanına araçlar gelişigüzel park edilmişti. Bunlar, sokağa girmemizi ve ilerlememizi engelledi. Onları teker teker çektirerek sokakta ilerlememiz maalesef zaman aldı. Ev sahibi kızmakta haklı ancak biz de haklıyız. Biz kime kızalım?” diyordu.
Gazetedeki haberin devamında ise, yolun her iki yanına araçlarını park eden araç sahipleri:
” Biz ne yapalım? Mahallemizde araçlarımızı park edebileceğimiz yer yok! Oturduğumuz apartmanlarda otoparkı yok! Sokağa, yol kenarlarına park etmek zorunda kalıyoruz. İtfaiyeciler bize kızmakta haklı ancak biz de haklıyız… Belediye, park sorununa neden bir çözüm bulmuyor?” diyerek asıl suçun kendilerinde olmadığını söylüyorlardı.
Dar sokaklar ve otopark olmadığı için suçlanan belediye yetkilileri ise:
“… Bu sokaklar ve evler yeni yapılmadı. Çok eski bir yerleşim yeri olan bu mahalledeki binaları yıkma, onarma ve sokakları genişletme şansımız yok. Yeni planlarda bunlara dikkat ediyor, araçlar için park yerleri oluşturulmasını sağlıyoruz. Konuşanlar haklı ancak sorunun asıl muhatabı biz değiliz.” diye savunma yapıyorlardı.
Gazete haberini yapan muhabir ise, yazısını şu sözlerle tamamlıyor:
“… Nasrettin Hoca misali, kiminle konuşursanız konuşun, herkes haklı…
Bu hikaye kitaplarınızda var, gördüğünüz gibi herkes haklı olduğu halde herkes haksız aslında o evleri o şekilde yapan ev sahipleri haksız olduğu gibi, bunlara izin veren belediyeler de izin verdikleri için haksızdır. Bu araçlar yüzünden itfaiye görevini tam yapamamakta yangın ihbarlarına geç kalmaktadır. Bu olayda itfaiyenin bir suçu bulunmamaktadır. Bu olaya çözüm ise Kentsel Dönüşüm Projeleri olabilir diye düşünüyorum.
Son Yorumlar