Peygamberlerin insanlardan seçilmesinin nedenleri nelerdir? Düşününüz. Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.), bizim gibi bir insandı. Yer, içer, çalışır, yorulur, dinlenirdi.
Onun insanüstü özellikleri yoktu. Kendisi de hiçbir zaman insanüstü bir varlık olduğunu iddia etmedi. Aksine, insanların yanlış inanç veya düşünceye kapılmamaları için kendisinin de bir insan olduğunu sürekli olarak vurguladı. Örneğin, bir gün Peygamberimizin yanına yoksul bir adam gelmişti. Çok çekingen biri olan bu adam, Hz. Peygamberiiyitanımadığıiçin ondan çekinmiş vetitremeye başlamıştı.
Adamın bu durumunu fark ederek çok üzülen Peygamberimiz ona acıdı. Adama, “Arkadaş! Ben kral değilim. Ben sadece kuru ekmek yiyen bir kadının oğluyum. Rahat ol.” dedi.
Peygamberininsanüstü bir varlık olması gerektiğini düşünen bazı Mekkeliler, Hz. Muhammed (S.A.V.)’in peygamber olamayacağını iddia ettiler. “… Allah, peygamber olarak bir beşeri mi gönderdi?…” diyerek peygamberliğine inanmadılar. Peygamberimizden Allah’ı ve melekleri yanlarına getirmesini, gökten parçalar yağdırmasını, gökyüzüne çıkmasını, yerden kaynak suları çıkarmasını istediler. Peygamberimiz, bunları yapmasının mümkün olmadığını belirtti ve “… Ben, sadece beşer bir elçiyim.” diyerek kendisinin de onlar gibi bir insan olduğunu ifade etti.
Hz. Muhammed (S.A.V.), diğer dinlere mensup kimselerin peygamberi insanüstü bir varlık olarak kabul etmelerine de karşı çıkmış, Müslümanları bu konuda uyarmıştır: “Hristiyanların Meryem oğlu İsa’yı aşırı övdükleri gibi beni de siz övmeyin… Benim için ‘Allah’ın kulu ve elçisi’ deyiniz.”
Peygamberimiz (S.A.V.) insanlara, Allah’ın dilediğinden başka bir yarar sağlama veya zarar verme gücüne sahip değildi. Geleceği de bilmezdi. Bu durum “De ki: Ben, kendime bile Allah’ın dileğinden başka ne bir zarar ne de bir menfaat verme gücüne sahibim…” ve “De ki: … Ben, gaybı da bilmem…” ayetlerinde ifade edilmektedir.
Peygamberimiz (S.A.V.), toplum içerisinde diğer insanlarla bir arada yaşadı. Herkes gibi o da geçimini sağlamak için çalıştı. Çocukluğunda koyun güttü, gençliğinde ticaretle uğraştı. Evlenip yuva kurdu. Çocuklarının bakımı, büyütülmesi ve eğitimleriyle ilgilenerek onları yetiştirdi. Ancak Peygamberimiz (S.A.V.), toplumun kötü âdet ve alışkanlıklarına katılmadı. Putlara tapmadı, içki içmedi, kumar oynamadı. Zayıflara, güçsüzlere, kimsesizlere haksızlık etmedi. Kadınları ve kız çocuklarını aşağılamadı. Kan davası gütmedi, soy üstünlüğü iddiasında bulunmadı. Aksine bu kötülüklerin hepsine karşı çıktı ve önlenmesi için çaba gösterdi.
Son Yorumlar