Papa (Wadowice, Polonya, 1920). Asıl adı Karol Wojtyla olan johannes Paulus II (jean Paul II de denir) Krakow Üniversitesi’nde öğrenim gördükten sonra, bir çalışma karnesi elde etmek ve böylece Almanya’da toplama kampına gönderilmekten kurtulmak için dört yıl işçi olarak çalıştı. Aynı zamanda tanrıbilim konusundaki öğrenimini Krakow’da gizlice sürdürdü. 1946’da papaz olduktan sonra Roma’ya giderek tanrıbilim konusunda doktora yaptı. Ardından Lublin KatolikÜniversitesi’nde ve Krakow İlahiyat Fakültesi’nde ahlak konusunda ders verdi. 1958’de Krakow’da yardımcı piskopos oldu, felsefe alanındaki derslerini ve çalışmalarını sürdürdü. 1964’de Krakow başpiskoposluğuna atandı, 1967’de de papa Paulus VI tarafından kardinalliğe yükseltildi. 1978’deyeni papa johannes Paulus I’in, göreve getirilmesinden bir ay sonra apansız ölümü üzerine, Roma’daki Kardinal Meclisi tarafından johannes Paulus II adıyla papalığa seçildi. Böylece Flaman asıllı Adrianus VI’dan (1522-1523) bu yana ilk kez İtalyan olmayan biri papalığa getirilmiş oldu (16 Ekim 1978).
Kilise’nîn devlete karşı etkin bir direnme gücü oluşturduğu bir ülkede doğup büyüyen papa Johannes Paulus II doğal ve şaşırtıcı oluşuyla, güçlü insancıl yönüyle ve “çağdaş” tutumuyla, temsil ettiği toplumun sevgisini kazanmayı bildi; belirli bir gelenek yönünde yeni bir Hıristiyan kimliği ortaya koymaya, daha dinamik, daha mücadeleci, kendinden daha emin ve daha yalın bir Kilise oluşturmaya çaba harcadı.
Halkı etkileyen bir başka yönü de yaptığı yolculuklar oldu: Papa olarak atanmasından dört ay sonra Meksika’ya giden Johannes Paulus II, daha sonra anavatanı Polonya’ya, İrlanda’ya, A.B.D’ne, Türkiye’ye, Fransa’ya, vb. ülkelere ziyaretlerde bulundu.
Zaman zaman, doğum kontrolüne, boşanmaya, kürtaja, papazların evlenmesine karşı geleneksel açıklamalar da yapan Johannes Paulus II, aynı zamanda barış, adalet, insan hakları,özgürlük,vb.konulardaki görüşlerini açıklamaktan geri kalmadı. 13 Mayıs 1981’de M. A. Ağca tarafından düzenlenen suikasttan yaralanarak kurtulan papa, görevinden bir süre için uzak kaldıktan sonra, 1982’de gezilerine yeniden başladı (1982- 1991 arasında dünyanın çeşitli ülkelerine 50 yolculuk yaptı). 2 Mayıs 1991’de gerek marksçı devletçiliği, gerek liberal iktisadın aşırılıklarını şiddetle suçladı.
Son Yorumlar