Türk ressamı (Akçakoca, 1928). Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nü bitirdikten (1957) sonra, Bolu Öğretmen Okulu ve Bolu Lisesi’nde resim öğretmenliği yapan Orhan Ersoy, yaklaşık on yıl süren bu görevinden sonra 1968’de İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’ne ressam ve restorasyon uzmanı olarak atandı. Çeşitli grup sergilerine, bu arada özellikle Devlet Resim ve Heykel Sergileri’ne katılan Orhan Ersoy, 1971’de A.B.D’nde açılan Çağdaş Türk Resmi Sergisi’ne resim vermiş, 1976’da düzenlenen 37. Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde Koşu adlı yağlıboya tablosuyla başarı ödülünü, 1979’da Akbank tarafından düzenlenen Tarihi ve Turistik Türkiye Sergisi’nde bir manzara resmiyle başarı ödülü almıştır. Resmin yanı sıra şiir çalışmaları da bulunan Orhan Ersoy’un İki Pencere (1980) adlı bir kitabı vardır.
SANATI
Orhan Ersoy’un sanatı, öncelikle derin bir doğa gözlemine, renk ve çizgi bireşimi üstünde yoğunlaşan etüt ve araştırma disiplinine dayanır. Bolu manzaralarını konu alan ilk resimleri, izlenimcilikten kaynaklanan bir anlayışı yansıtmakla birlikte, doğanın kişisel yorumunu temel alır. Sonraki resimlerinde de bu tutum fazlaca değişmemiştir. Rengi ve dokusuyla yaşadığı çevreyi katkısız bir duyarlıkla işlemek, gözlediği nesnelerin dışına çıkmamak, gözettiği başlıca değerler olarak etkisini her zaman göstermiştir. At yarışlarını konu aldığı daha yeni çalışmalarında, hareket ve uyum öğelerinin, renkçiliğin, soyutlayıcı çabanın ve yer yer de anlatımcı paletin etkili olduğu görülür. Orhan Ersoy, koşan atların bir arada oluşturduğu çizgisel ve renksel hareketi, daha çok konudan soyutlanmış bir kompozisyon dengesinin kaçınılmaz işlevi olarak ele alır. Dinamizm ve hareket, kavisli çizgilerin oluşturduğu uyumlu düzen ve sanatsal formun vazgeçilmez bir öğe olarak taşıdığı değer, kendi başına bir dizi sayılabilecek bu resimleri ilginç bir düzeye ulaştırır.
Son Yorumlar