Lüksemburg Batı Avrupa’da ülke.
Dünyanın en küçük devletlerinden biri olan Lüksemburg Büyükdüklüğü kuzeyde ve batıda Belçika, doğuda Federal Almanya Cumhuriyeti, güneydeyse Fransa ile sınırlıdır.
Coğrafya
Ülkenin en verimli ve en kalabalık kesimini güneydeki Lorraine yaylasında yer alan Gutland oluşturur. Bu bölgede ayrıca zengin maden yatakları da bulunur. Başkent Lüksemburg da burada kurulmuştur. Büyükdüklügün kuzeyinde Ardenne masifinin bir bölümü uzanır.
Çok sayıdaki ırmaklar genellikle dar ve dik boğazlardan geçerler: Moselle (Mosel) ve kolları olan Sure [Sauerj, daha sonraki alt kolu Our, Almanya ile sınır oluşturur. Sure’ün kolu Alzette ise Esch ve Lüksemburg’un içinden geçer.
Kış mevsiminde, Ardenne’de Gutland’dan daha sert geçen bir karasal iklim egemendir. Yeterince bol olanyağmurlar, kışın yerlerini çoğunlukla kar yağışına bırakırlar.
Ülkenin yerli nüfusunun düşük olmasına ve devlet tarafından alman nüfus artışını özendirici önlemlere karşın, yerli halktan çok yabancı nüfusu artmıştır.
Lüksemburg on iki kantona ayrılmıştır.
Tarih
Lüksemburg Büyükdüklüğü güneyde Lorraine, doğuda Trier ülkeleri, kuzeyde Liege Prensliği ve batıda Meuse vadisi arasında uzanan eski Lüksemburg devletinin bir bölümünden oluşur. Lüksemburg Şatosu 963’te Lorraineli bir kont olan Sigefroi tarafından ele geçirildi. Kont Sigefroi böylece, Almanya’ya dört imparator ve Fransa’ya çok sayıda devlet adamı yetiştiren Lüksemburg ailesini kurdu. Uzun süre Alman İmparatorluğu’na bağlı kaldıktan sonra XV. yy’da Bourgogne düklerinin egemenliğine giren Lüksemburg, Yiğit Charles’m ölümünden sonra İspanyol Hollandası içinde yer aldı; 1713 Utrecht Barış Anlaşmasıyla da Avusturya’ya bağlandı. 1794’te Fransız orduları büyükdüklüğü işgal ettiler. Doğu kesimi bir yıl sonra Forets idare bölgesi (yönetim merkezi Lüksemburg kentiydi) oldu. 1815’te Hollanda Krallığı’na katılan ve Alman Konfederasyonu’na giren ülkede, 1830’da bütün ülke ayaklandı.
Daha sonraki yıl, batı bölümü, yeni Belçika Krallığı’na katıldı, doğu bölgesiyse, büyükdükün Hollanda kralı olduğu Lüksemburg Büyükdüklüğü’nü oluşturdu. Bağlı olduğu Alman Konfederasyonu’nun dağılmasından (1866) sonra büyükdükiük, Napoleon III tarafından topraklarının Fransa’ya il” hakıyla tehdit edildi ve bu nedenle Hollanda kralıyla görüşmeler başladı; ama Prusya himayesinde oluşturulan yeni konfederasyondan bazı direnişler geldi. Her çeşit anlaşmazlığı önlemek için Avusturya ve İngiliz hükümetleri aracılığıyla gerçekleştirilen Londra Konferansı, 1867 Mayısında düklüğün Hollanda egemenliğinde kalmasına, Prusya birliklerinin Lüksemburg Kalesi’nde garnizon bulundurmamasına, böylece düklüğün yansızlaştırılmasına karar verdi. 1890’da Hollanda kralı Willem III, ardında bir vâris bırakmadan ölünce, büyükdükiük, eski Nassau ailesine geçti. Bu aileden gelen Adolf von Nassau, 1905’te ölene kadar tahtta kaldı. Onu oğlu VVillem IV ve daha sonra 1912’de kızı Marie Adelaide izledi. 1919’da tahta büyükdüşes Charlotte geçti.
Lüksemburg Birinci Dünya savaşında yansız kalmasına karşın, Alman orduları tarafından işgal edildi. 1940 Mayısından 1945 başlangıcına kadar Almanların yeniden işgal ettikleri ülke, Müttefikler tarafından kurtarıldı. 1947 Mayısında Belçika ve Hollanda ile 1 Ocak 1948’de yürürlüğe giren bir gümrük birliği anlaşması imzaladı. Bu üç ülke böylece Benelüks iktisat birliğini oluşturdu.
Lüksemburg 1949’da NATO’ya, 1960’ta da Benelüks üyesi olarak Ortak Pazar’a kabul edildi. 1964’te büyükdüşes Charlotte oğlu Jean yararına tahttan çekildi.
Meşruti bir monarşi olan Lüksemburg’da yürütme gücü büyükdükün elindedir; ona hükümet başkanı ve bakanlar yardımcı olur. Yasama gücüyse, beş yıl için seçilen 59 üyeli Millet Meclisi’ndedir. Devlet Konseyi de danışma görevini yerine getirir. Lüksemburg’da, sosyalistlerin, Hıristiyan sosyalistlerin, sosyal demokratların, liberallerin iktidarda değişik hükümet koalisyonları kurarak birbirlerini izledikleri görüldü. 1959’dan 1974’e kadar Hıristiyan Sosyalist Parti’nin önderi Pierre Werner hükümet başkanlığı görevinde kaldı. 1974’te liberal demokrat Gaston Thom sosyalistlerle birlikte bir koalisyon hükümeti oluşturdu. 10 Haziran 1979’da yapılan milletvekili seçimlerinde Pierre VVerner ve Hıristiyan sosyalistler yeniden üstünlük sağladılar.
1984’te iktidara gelmeyi başaran Hıristiyan sosyalistlerle sosyal demokratlarsa (hükümet başkanı Hıristiyan sosyalist Jacques Santer; hükümet başkan yardımcısı sosyal demokrat Jacques Poos) 1989 seçimlerini de kazanarak, iktidarı günümüze (1993) kadar ellerinde tutmayı sürdürdüler.
Ekonomi
Lüksemburg’da ekili topraklar güneyde çok geniş alan kaplar; oysa Ardenne’de daha seyrektir. Başlıca tarım etkinlikleri tahıl, patates, çiçek yetiştiriciliği ve doğu vadilerindeki bağcılıktır. Hayvancılık (özellikle büyükbaş hayvanlar) Ardenne bölgesinde, Gutland’dan daha çok önem kazanmıştır. Güney kesiminde verimli toprakların yanı sıra bol miktarda maden yatakları bulunur (güçlü bir metalürji sanayisini besleyen demir). Demir-çelik sanayisi önemlidir. Yılda 4 milyon t’dan (1991) çok demir, 3,5 milyont’dan(1992)çokçelik üretilir. Ülkenin öbür sanayi kollarınıysa çimento sanayisi, deri işçiliği, yapay dokumalar, bira fabrikaları oluşturur. Turizmin de gelişmiş olduğu Lüksemburg, kişi başına 18 000 dolarlık (1991) ulusal gelirle, Avrupa’nın zengin ülkelerinden biridir.
Son Yorumlar