Gevişgetirenler Hakkında Bilgi, Toynaklı memelilerin, ayaklarında çift sayıda parmak bulunan çiftparmaklılar (Artiodactyla) takımı. Besinleri bir kez yuttuktan sonra, ağızlarına geri göndererek ikinci kez çiğneyebildikleri için gevişgetirenler olarak adlandırılan bu hayvanların söz konusu özellikleri, midelerinin işkembe, börkenek, kırkbayır ve şirden adı verilen dört farklı bölümden oluşmasından kaynaklanır. Gevİşgetiren bir hayvan otlakta elden geldiğince çok miktarda otu iyice çiğnemeden ve çok çabuk yutar, sonra bir kenara çekildiğinde geviş getirmeye, yani otu yeniden ağzına getirerek çenelerinin yatay hareketleriyle çiğnemeye başlar. Gevişgetirenlerin, boylarına oranla barsakları çok uzundur ve mideleri çok miktarda besin alabilir. Kabaca çiğnenmiş otlar, önce basit bir depo görevi yapan işkembede biriktirilir, geviş getirme sırasında, çiğnenerek azar azar, iç yüzeyinde altıgen biçiminde çıkıntılı kıvrımları bulunan börkeneğe geçer, sonra yeniden ağıza döner. Böylece bir çeşit bitkiözü haline dönüştürülmüş olan otlar, bir kanalla, çeperi, birbiri üstüne binmiş pürtüklü kıvrımlardan oluşmuş kırkbayıra geçer,sonunda da,öğütülmeleri tamamlanmış olarak, şirdene gelir. Şirdende, bağırsağa geçmeden önce mide özsuyunun etkisinde kalır.
PARMAKLAR, DİŞLER VE BOYNUZLAR
Gevişgetirenler, özellikle diş sisteminin düzeni ve hareket organlarının yapısı bakımından birbirlerine benzerler. Boynuzsuz gevişgetirenlerin eksik dişleri yoktur, ama geri kalanların altçenelerinde yalnızca kesici dişleri vardır; üstçenede bu dişlerin yerini nasırlı bir çıkıntı almıştır. Bütün dişleri tamam olanlarda kesici dişlerle azıdişieri arasında, genellikle geniş bir aralık vardır. Yalnızca birkaç cinste, bir ya da iki köpekdişi bulunur. Normal olarak azıdişieri altı tanedir ve taç bölümleri iki çift yarım ay biçiminde çıkıntılıdır (selenodont tipi: “aybiçiminde” dişler), yârımayların dışbükey yanları üstçenede içe doğru, altçenede dışa doğrudur.
Dört ayak, her biri bir toynakla donanmış iki parmakla son bulur. Kimi kez, toynağın gerisinde, yan parmakların kalıntıları olan iki küçük mahmuz dikkati çeker. Eltarağının ve ayaktarağının iki kemiği birbiriyle kaynaşmıştır.
Gevişgetirenler, alın kemiklerinde kemiksi uzantılar bulunan tek memelilerdir. Gevişgetirenler ya da selenodont çiftparmaklılar şu aileleri kapsar: Xiphodont.idae (fosil türleri kapsayan bir aile); cücegeyikgiller (Tragulidae [cücegeyikler]); devegiller (Camelidae [develer]); geyikgiller (Cervidae [geyikler, karacalar]); zürafagiller (Gircıffidau [zürafalar, okapiler]); boynuzlugiller (Bovidae [sığırlar, mandalar, bizonlar]); Ovicapridae [koyunlar, keçiler, dağ keçileri]); antilopgiller (Antilocapridac [ceylanlar]). Bu son iki aile çoğu kez boynuzlugillerle birleştirilir. Gevişgetirenlerin çoğunun boynuzu vardır; geyikgillerin boynuzlan, öbürlerininkinden farklı yapıdadır, devegillerinse hiç boynuzu yoktur.
GEVİŞGETİREN DOMUZLAR
Boynuzsuz gevişgetirenler, çiftparmaklı olan ama geviş getirmeyen hayvanlar olan domuzların bazı özelliklerini gösterirler (köpekdişlerinin, üst kesici dişlerin, yan parmakların bulunması; eltarağı kemiklerinin kaynaşmaması; kırkbayırın bulunmaması, vb.). Domuzların ve gevişgetirenlerin ataları büyük bir olasılıkla aynıdır. Paleyosen’de (Üçüncü Zamanın başı) “gevişgetiren domuzlar” vardı (sözgelimi, Kuzey Amerika’nın oreodon’u). Pliyosen’de yaşamış olan Xiphodoıı ise zarif bedenli, ince bacaklı, ceylanlara yakın ve büyük bir olasılıkla onlar gibi iyi koşucu olan gerçek bir gevişgetirendi.
Son Yorumlar