Fransız ressamı ve sanat eğitimcisi (Paris, 1882-Paris, 1966).
Resim sanatma tutkun bir sanayicinin oğlu olan Leopold-Levy on üç yaşındayken odasında asılı bulunan Corot’ nun bir tablosunun kopyasını yaparak resme başladı. Rollin ve Chaptal kolejlerinde, ardından da Caen ve Lille liselerinde okuduktan sonra yeniden Paris’e döndü. 1897’de lise öğrenimini bırakarak kendini tümüyle resim çalışmalarına vermek istedi; ama annesinin isteğine uygun olarak dekoratif sanatlar öğrenimi yapmayı kabul etti. Dekoratör Grasset’nin derslerini izledi, ancak çalışmalarını yalnızca resim alanına yöneltmesi gerektiğine karar verdi. Güzel Sanatlar Okulu’na serbest öğrenci olarak kaydım yaptırdı; özel akademilere girip çıktı. Ressam Florentin Linaret ve heykelci Charles Despiau ile dostluk kurdu. 1898’de Matisse, Marquet, Derain, vb. sanatçıların arasına katıldı. 1899’da bütün soyutlama ve non- figüratif resim kaygılarını içeren Kapı adlı tuvalini gerçekleştirdi. 1900’de Bağımsızlar Salonu’nda yapıtlarını sergiledi. Kapı adlı tuvali Matisse tarafmdan onur köşesine asıldı. Bu arada yaşamım kazanmak için çeşitli mizah dergilerine desenler çizdi.1909’da gravürcü Heyman ile tamştı ve onun desteğiyle gravürler yapmaya başladı. 1910-1913 yıllan arasında resimden çok gravür sanatıyla ilgilendi; Güzel Sanatlar Ulusal Derneği’nin Gravür Bölümü’nde sürekli olarak sergi açtı.
Birinci Dünya savaşında önce cephede savaştı, sonra geri hizmete alındı; boş zamanlarında resim yapmayı sürdürdü. Bu dönemde gerçekleştirdiği Oturan Kadın adlı tablosunda, kendine özgü bir anlatımla izlenimcilere karşı tavrım koydu. 1920-1922 yılları arasında Cassis’de Şenlik, Topuzlu Kadm, Cassis Manzarası, vb. tabloları yaptı. Daha sonra Salon d’Automne’da, Salon des Tuileries’de arkadaşları Despiau, Dufres- ne, Othon Friesz,Segonzac,Waroquier ile sergiler düzenledi, ünü giderek yayıldı, gravür albümleri yayımlandı. Paris’teki atölyesinde özellikle portreler yaptı. 1927’de Aix-en-Provence’a yerleşti, büyük manzara resimlerine yöneldi (Margot Şatosunun Görünüşü).
Kışlan Paris’teki atölyesine dönen Leopold-Levy, Montparnasse ve Saint- Germain-des Pres’de sanatçı çevrelerindeki yaşama katıldı. 1927-1936 yıllan arasında çeşitli kişisel sergiler açtı.
Türkiye’deki Yılları
Güzel Sanatlar Akademisi’ni yeniden düzenlemek amacıyla Türkiye’ye gelen Leopold-Levy’nin, çağdaş Türk ressamlarının eğitilmesinde ve Güzel Sanatlar Akademisi’nin yeni bir anlayışla düzenlenmesinde önemli katkısı oldu. Akademi’deki 1936-1937 reformları sırasında, Fransa’dan davet edilerek Resim Bölümü şefliğine getirilen Leopold-Levy’nin İstanbul’daki görevi 1937’de başladı ve 1949’a kadar, yaklaşık on iki yıl sürdü. Cemal Tollu, Sabri Berkel, Bedri Rahmi Eyüboğlu, onun Resim Bölümü şefliğine atanmasından sonra Akademi’nin eğitim kadrosuna alındı, Cevat Dereli buradaki hocalık görevine ikinci kez kavuştu, Zeki Kocamemi ise, Leopold- Levy’nin yardımcılığına getirildi, yeni kurulan Tezyini Sanatlar Bölümü’ nün hocalığını Zeki Faik İzer üstlendi. 1940’ta kurulan ve Türkiye’de toplumsal gerçekçi sanatın grup halinde öncülüğünü yapmış olan Yeniler grubu ressamlarının büyük bir bölümü, Leopold-Levy’nin Akademideki hocalığı sırasında yetişti.Leopold-Levy, gerçek soyut sanatın Türkiye’de bulunduğunu savunuyor ve Türk ressamlarının bu kültür mirasından yararlanarak çağdaş nitelikli yapıtlar ortaya koymalarını istiyordu. Bağımsız ve kişilikli bir sanatı geliştirmeleri yolunda öğrencilerini desteklemekle kalmadı, Türkiye’de bulunduğu sürede birçok resim yaparak, sanatçı yönünü de ön planda tutmaya çalıştı. Öğrencilerine herhangi bir sanat anlayışını zorla kabul ettirme yoluna gitmediğini, yalnızca kişiliklerini bulmalarına ve kendi kendilerini yetiştirmelerine yardımcı olmaya dikkat ettiğini, Türkiye’den ayrıldıktan çok sonra açıkladı. Onun düşüncesine göre, 1940 yıllarında sergi açarak, etkin sanat yaşamlarına ablan sanatçılar “İstanbul Okulu”nu oluşturuyor ve geleceğin Türk resmine katkıda bulunuyorlardı. Leopold-Levy, Türkiye’den ayrıldıktan sonra, atölyesiyle birlikte resimlerinin önemli bir bölümünü, öğrencilerinden ressam Tiraje Dikmen’e bıraktı. Sanatçının ayrıca Fransa, Türkiye, Cezayir’deki müzelerde ve çeşitli ülkelerdeki özel koleksiyonlarda yapıtları vardır.
Son Yorumlar