Dişi yumurtalarının döllenmeksizin gelişip yeni bir canlı dünyaya getirdikleri özel üreme biçimi.
Eşeysiz üreme, doğada çok sık rastlanan bir olaydır (birçok organizma bu üreme biçiminden yararlanır) ve deneysel inceleme sonucunda, eşeysiz üremenin yalnızca mekanizmaları değil, sperma hayvancığının (spermatozo yit) çift dölleme rolü de anlaşılmıştır:Dişi yumurtasının genel metabolizma uyarımı; yumurtanın bölütlenmesinin kökeninde bulunan diploid çekirdek (bütün normal hücrelerin alışılmış kromozom donanımı) oluşması.
Doğal Eşeysiz Üreme
Zorunlu eşeysiz üreme ile rastlantısal eşeysiz üreme arasında bütün ara biçimler gözlemlenirse de, bu üreme biçimleri dört grupta sınıflandınlabilir:
Zorunlu Eşeysiz Üreme. Erkeklerin bütünüyle ortadan kalkmış olduğu bazı tekerlekli kurtlarda (ya da rotatorlar), kabukluların Ostracoda altsınıfı üyelerinde ve bazı böceklerde (mazı yabanarısı, bitki bitinin bazı türleri) görülür. Bunlarda yalnızca eşeysiz üreme yumurtalarının bulunması, bir cinsin yaşamını sürdürmesi için döllenmenin kesin biçimde gerekli olmadığını ve aralarından bazılarının, embriyo oluş başlangıcında vazgeçilmez nitelikteki düzenleyici olgulara bütünüyle egemen olduklarım ortaya koyar.
Normal Yada Mevsimlik Eşeysiz Üreme. Bitki bitlerinde, su pirelerinde ve bazı tekerleklikurt- larda (ya da rotatorlar) çok iyi incelenmiştir. İklim koşulları elverişli olduğu zaman yalnızca dişi bireyler bulunur: Sözgelimi, bitki bitinde, yazın yalnız canlı doğuran (vivipar) ve dölleıîmezse, on kuşak boyunca yalnız dişi yavru dünyaya getiren dişiler bulunur. Kışın yaklaşmasıyla, erkek üretici yumurtaları ortaya çıkar ve o andan başlayarak ilkbahara kadar, döllenme kural haline gelir.
İstemli Eşeysiz Üreme. Hayvanın istemli denetimi altında olan bu eşeysiz üreme biçiminin (“ihtiyarî” eşeysiz üreme de denir), en iyi örneği, kraliçeleri yaşamı boyunca yalnızca bir kez (çiftleşme uçuşu sırasında) döllenen arılarda görülür. Sperma sıvısı kraliçe tarafından, sperma hayvancıklarını canlı tutan, sperma torbası adlı bir kesede toplanır. Sperma torbası, kasılabilir bir ağız aracılığıyla yumurtalık kanalıyla ilişkidedir. Böylece, aynı sperma sıvısı üç dört yıl boyunca dişi üretecek yumurtaların döllenmesine yarar. Topluluğun erkeklere gereksinimi olduğu zaman da, kraliçe, yumurtanın geçişi anında sperma torbasının ağzım tıkar ve döllenmeyen bu yumurta, eşeysiz üremeyle bir erkek arı olur.
Rastlantısal Eşeysiz Üreme. Omurgalı ya da omurgasız birçok hayvan cinsinde i bir döllenmemiş yumurta bölütlenmesi başlangıcı gözlemlenir. Çok gelişmiş birkaç cinste, söz konusu bölütlenme bir embriyonun ya da daha ender olarak, tam bir bireyin gelişmesiyle sonuçlanır; bununla birlikte çoğunlukla gelişme hızla durur: Süreç o zaman, kaba bir eşeysiz üreme biçimini alır.
Deneysel Eşeysiz Üreme
İpekböceğinin yumurtalarının fırçalanması ya da denizkestanesi gibi birçok omurgasız ve birkaç alt yapılı omurgalının yumurtalarının kısa bir süre güçlü bir aside (sülfürik asit) batırılması gibi özel bir işlem uygulayarak, birçok yumurta, eşeysiz üreme için uyanlabüir.
1940 yıllarına doğru, A.B.D’li Pincus, memelüer üstüne yaptığı araştırmalar sırasında, dişi tavşan yumurtasının, yalnızca yumurtalık sıcaklığının ansızın değişmesiyle etkin duruma gelebileceğini göstermiş, bu uyanm, tam bir eşeysiz üreme gelişmesiyle sonuçlanmış, yani araştırmacı normal dişi tavşan yavrulan elde etmeyi başarmıştır. Aynı yıllarda, Fransız Thibault da bu olaylann derin bir incelemesini yaparak, deneysel eşeysiz üreme tekniğini, sözgelimi koyun gibi öbür memelilere de uygulamıştır.
Bir organizmanın döllenmenin yardımı olmaksızın gelişmesi kavramı bütün hücrelere uygulanabilir mi? İlke olarak, bir erkek hücre çekirdeğinden (spermatozoyit) hareketle de aynı olaylar yinelenebilir; bununla birlikte, erkekte eşeysiz üreme (androjenez) son derece ender raslanan bir olaydır; çünkü erkek cins hücrelerinin sitoplazma bakımından yoksul olması, normal embriyo gelişmesini engelleyici bir etmendir.
Somatik, yani üreme için farklılaşmamış bir hücreden hareketle de benzer olaylar gerçekleşir; ama bu yalnızca bitkilerde söz konusudur. Günümüzde laboratuvar çalışmala- nyla, tek bir somatik hücreden bir doku, hattâ tam bir organizma oluşturabilecek bir hücre çoğalması süreci başlatılabümektedir (hücre aslında herhangi bir hücre olabilir; ama doğrulayıcı sonuçlar yalnızca bitki sürgen doku hücreleri gibi az farklılaşmış hücrelerle elde edilmiş- dir). Söz konusu süreç, bütün bireylerinin genomu birbirinin bütünüyle aynı olan hücre yığmlanmn ya da bakteri (ya da bitki) kolonilerinin oluşmasıyla sonuçlanır (gerçek ikizlerde olduğu gibi).
Son Yorumlar