Ergenekon Destanı Kısaca ve Sorulara Cevaplar

Yukarıda bir bölümü verilen Ergenekon Destanı hangi Türk devleti ile ilgili olabilir?

Göktürkler(Köktürkler)’in dönemi destanlarındandır. Göktürk Devleti ile ilgili olup, Kuruluşlarını destanlaştırmaktadır.

Destanda söz edilen Demircinin önerisi ne olabilir?

Demircinin önerisi kocaman ateşler yakarak demiri eritmektir.

Türkler, bulundukları yerden nasıl çıkmış olabilirler?

Türkler demirden olan dağları, büyük ateşlerle eriterek kendilerine yol açmışlardır.

Ergenekon adlı yeri resimlemek isteseniz nasıl resmederdiniz? Defterinize çiziniz.

Ergenokonun çıkış kısmını bu şekilde resmedebiliriz. Türklerin yaşadığı yeri vadi, ova, biraz yeşillik olarak resmedmemiz gerekir.

Türklerin Ergenekondan çıkışının resmedilmesi

Türklerin Ergenekondan çıkışının resmedilmesi

Ergenekon Destanı

Türk illerinde Türklere baş eğmeyen bir yer yoktu. Bunu kıskanan yabancı kavimler birleşerek Türklerin üzerine yürüdü. Amaçları öç almaktı. Türkler, çadırlarını ve sürülerini bir yere topladılar. Çevresine hendek kazıp beklediler. Düşman gelince vuruşma da başladı. O gün vuruşuldu. Sonunda Köktürkler, üstün geldi. Bu yenilgiden sonra yabancı kavimlerin
hanları ve beyleri av yerinde toplanıp konuştular “Türklere hile yapmazsak sonunda işimiz yaman olur.” dediler. Tan ağarınca, baskına uğramış gibi, ağırlıklarını bırakıp kaçtılar. Türkler, “Bunların vuruşma gücü bitti, kaçıyorlar!” deyip, arkalarına düştüler. Düşman, Türkleri görünce birden döndü. Gafil avlanan Türkler, yenik düştü. Hepsi teker teker öldürüldü. Çadırları alındı. Bir tek ev kurtulamadı. Büyüklerin hepsi kılıçtan geçirildi. Küçükler kul yapıldı.

Türklerin başında, İl Han vardı. Çocukları çoktu. Fakat bu uğursuz vuruşmada, bir tanesi dışında, hepsi öldü. “Kayı” adını taşıyan bu oğul, o yıl evlenmişti. İl Han’ın, “Dokuz Oğuz” adında bir de yeğeni vardı. Kayı ile Dokuz Oğuz, düşmana esir düşmüşlerdi. Fakat on gün geçmeden bir gece, ikisi de kadınları ile beraber atlara atlayıp kaçtılar. Türk yurduna geldiler. Burada düşmandan kaçıp gelen birçok deve, at, öküz ve koyun buldular. “Dört taraftaki illerin hepsi bize düşman, dediler; gereği odur ki dağların içinde insan yolu düşmez bir yer izleyip oturalım.” dediler. Sürülerini alıp dağa doğru göçtüler.

Ergenekon adı verilen yere yerleştiler. İki Türk prensinin, zamanla Ergenekon’da çocukları çoğaldı. Kayı Han’ın çok çocuğu oldu. Dokuz Oğuz Han’ın daha az çocuğu doğdu. Bu iki hanın çocukları, Ergenekon’da kaldılar ve çoğaldıkça çoğaldılar.

Dört yüz yıl sonra kendileri ve sürüleri o kadar fazlalaştı ki Ergenekon’a sığmaz oldular. Çare bulmak için kurultay toplandı. Dediler ki “Atalarımızdan işittik; Ergenekon dışında geniş ülkeler, güzel yurtlar varmış. Bizim yurdumuz da eskiden o yerlerde imiş. Dağların arasından yol izleyip bulalım. Göçüp Ergenekon’dan çıkalım. Ergenekon dışında her kim bize dost olursa onunla görüşelim. Düşmanla vuruşalım!”

Kurultay bu kararı alınca Türkler, Ergenekon’dan çıkmak için yol aradılar fakat bulamadılar. O zaman bir demirci dedi ki “Bu dağda demir madeni var…

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Comments

  1. çok sağlun hep sizin sayenizde ödevlerimi yapa biliyorum çok tşkler. sayenizde derste hep ben kalkıyorum çok tşkler 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.