Hint Okyanusu’nda, Mauritius adasıyla ona bağlı adalardan oluşan ülke.
Maskarene adalarından biri olan Mauritius adası, Madagaskar adasının yaklaşık 900 km doğusunda, Reunion adasının da 200 km kadar kuzeydoğusunda yer alır.
Coğrafya
Yanardağ kökenli, ama pek dağlık olmayan ve çevresi mercan kayalıklarıyla kuşatılmış bulunan Mauritius adası (1 865 km2), kuzeyde merkezdeki yaylaya doğru hafif bir eğimle yükselen vadi biçiminde bir ovadan oluşur; merkezdeki yaylanın güneyinde ve batısında küçük sıradağlar (en yüksek nokta: 826 m) yer alır. Tropikal iklimin egemen olduğu adada, özellikle güneydoğudan düzenli yağış getiren alize rüzgârlarının kuvvetli etkisi görülür. Adadaki akarsular oldukça kısadır ve ivinti yerleriyle kesilmiştir; bu nedenle de elektrik enerjisi üretimi için bazıları özel olarak düzenlenmiştir. Mauritius adası önceleri ormanla kaplıyken, günümüzde, tarla açma çalışmaları nedeniyle, ormanlar özellikle güneybatı kesimde engebelerin nispeten belirgin olduğu yerlerde sınırlı kalmıştır.
Nüfus
Dünyanın en kalabalık tarım bölgelerinden Mauritius’un genç nüfusu oldukça karmaşık öğelerden oluşur: Gerçekten de Mauritius’da halk Hindistan (% 68), Afrika, Madagaskar, Avrupa, hatta Çin kökenlilerin yam sıra, melezlerden (Kreoller) meydana gelmiştir. Bu halklar, dinlerini (Hindu, İslam, Hıristiyan) ve dillerini korumuşlardır; bununla birlikte, günlük konuşmalarda kreol dili kullanılır; resmi dil olarak da İngilizce kabul edilmiştir.
Tarih
Daha X. yy’da Arap denizciler tarafından bilinen ada, XVI. yy. başlarında Portekizliler tarafından keşfedildi, ama burada ilk tesis kuranlar HollandalIlar oldu (1598). HollandalIlar 1710’da adayı terk ettiler; beş yıl sonra burayı Fransızlar işgal ettiler; 1810’da da ada İngilizlerin eline geçti. Paris Anlaşması’nda (1814) Fransızlarla bir pazarlık yapıldı: Hindistan’daki Fransız kuruluşlarının kendilerine verilmesi karşılığında, ada Fransa’ya geri verilecekti. Bu öneri geri çevrildi ve ada, Mauritius adası adı altında İngiliz sömürgesi olarak kaldı.12 Ağustos 1967’de iç işlerinde özerkliğini elde eden ve bir anayasaya sahip olan Mauritius, 12 Mart 1968’de bağımsızlığına kavuştu. Ülkenin ilk başbakanı, Bağımsızlık Partisi başkanı Seewoosagur Ramgoolam oldu (yürütme gücünü başbakan yönetimindeki hükümete bırakan 12 Ağustos 1967 Anayasası’yla yönetilen ülkede başbakan, genel seçimle beş yıllığına iş başına gelen 62 üyeli Millet Meclisi’ne karşı sorumludur). Mauritius adası 1974’ten başlayarak gerek Afrika siyasetinde, gerek uluslararası alanda açıkça başarı kazandı; başbakan Seevvoosagur Ramgoolam, bağımsızlığı gelenekler ve ulusal çıkarlarla bağdaştırmada başarılı oldu. Bağımsızlığını kazanan öbür sömürgelerin tersine, bir Commonwealth ülkesi olarak Mauritius, Port-Louis’de bir genel vali tarafından temsil edilen İngiltere Krallığı’nın otoritesini bir kurum olarak 1992’ye kadar korudu. Bağımsızlığını kazandıktan sekiz yıl sonra Mauritius, Afrika’ya bağlılığını vurguladı ve hükümet adanın Afrika’yla bütünleşmesine karar verdi. Gerçekten de, ülke bağımsız Afrika’nın sorunlarını ve eylemlerini benimsedi.
1978’de Mauritius adasının yakın komşularıyla ilişkileri ve bölgedeki stratejik durumla ilgili görüşler öbür konulara oranla önem kazandı. Hükümet, Diego Garcia (İngiltere’ye satılan eski Mauritius mercanadası) konusunda muhalefetin tepkisiyle karşılaştı. Diego Garcia mercanadası, 1976’da, 50 yıllığına A.B.D’ne kiralandı ve modem bir askerî üs haline getirildi. Mauritius hükümeti, Fransız ordusu tarafından işgal edilen, ancak Port-Louis’nin Mauritius’a bağlı eski bir bölge olarak kabul ettiği küçük Tromelin adası sorununda daha kesin bir tutumu benimsedi. Gene Mauritius’un bir parçası olan Rodriguez adasının geleceği de birçok kez tartışma konusu oldu: Bu adada oturan halk, belli bir kültür kimliğine kavuşma hakkı istiyor ve askerî bir üs yerleştirilmesi tasarılarından kaygı duyuyordu.
Öte yandan, Reunion ile sürdürülen ilişkiler, Temmuz 1978’den sonra gerginleşti.
Ülkede, 1982 Haziranında yapılan seçimler sol kanadın başarısıyla sonuçlandı. Mauritius Sosyalist Partisi’yle birleşen Mauritius Militan Hareketi’nin başkanı Aneerood Jugnauth hükümeti kurdu. 1983 Martında bu hükümetin 19 bakanından 12’sinin istifa etmesiyle siyasal bir bunalım başgösterdi. Bunun ardından yapılan genel seçimler (Ağustos 1983) sonucunda Mauritius Sosyalist Partisi’yle birleşen İşçi Partisi ve Mauritius Sosyal Demokrat Partisi, Mauritius Militan Hareketi’ne karşı çoğunluğu sağlayarak yeni hükümeti kurdular. 1987 seçimlerinden sonra A.Jugna- uth başkanlığındaki koalisyon hükümeti görevini sürdürdüyse de, P. Berenger’nin başkanlığına seçildiği Mauritius Militan Hareketi ile Mauritius Sosyalist Partisi’nin, cumhuriyeti ilan etmek için anlaşmalarından (1990) sonra yapılan genel seçimlerde, bu iki partinin çoğunluğu ele geçirmeleriyle, A. Jugnauth yeni bir koalisyon hükümeti kurdu (Berenger, dışişleri bakanlığına getirildi). 1992 Martında cumhuriyet ilan edilerek, V. Ringadoo geçici cumhurbaşkanlığına getirildi.
Ekonomi
Toprağın son derece verimli olduğu Mauritius adasının iktisadı, temelde tarıma dayanır; tarım ve hayvancılık toprakların % 60’ım kaplar. Yetiştirilen başlıca ürünler şekerkamışı, hindistancevizi, vanilya, tütün ve çaydır. Şekerkamışı tarlaları 87 400 ha’lık bir alanı, bir başka deyişle ekili toprakların % 94’ünü kaplar; ama ülkede toprak dağılımı oldukça düzensizdir. Ülke iktisadı genelde tek tip tarımın sakıncalarından (şiddetli fırtınalar, vb.) olumsuz yönde etkilenir; buna bir de dünya şeker fiyatlarındaki dalgalanmalar da eklenir. Yetkililer tarımda çeşitliliğe gidilmesine çalıştırmaktadırlar ama, günümüze kadar pek olumlu sonuçlar alındığı söylenemez. Siyasal iktidar, yoksul köylü sınıfının yaşama düzeyini yükseltme çabasındadır. îç tüketim için mısır, pirinç ve manyoka yetiştirilir. Öte yandan, çay, yerfıstığı, mısır ve pirinç gibi ürünler ileriye dönük gelir kaynakları sayılmaktadır. Sığır yetiştiriciliği oldukça gelişmiştir; balıkçılık da halkın gereksinimini karşılayacak güçtedir. Adada hiçbir maden kaynağı işletilmez; buna karşılık, aşağı yukarı tümüyle hidrolik enerjiye dayanan elektrik enerjisi üretimi önemlidir.
Sanayi kollarım tarıma bağlılıktan kurtarma çabaları bir ölçüde sonuç vermiş ve ülkedeki şeker fabrikaları, sabun fabrikaları, tütün ve kibrit işletmelerine, dokuma sanayisi tesisleri ve elektrikli gereçler için yedek parça üreten tesisler eklenmiştir. Port-Louis’de bir gübre fabrikası ile bir petrol rafinerisi vardır; ayrıca burası en önemli limandır ve serbest bölge kurulmasından yarar sağlamıştır. Karayolu ağı 1 308 km’dir; 131 km’lik bir demiryolu vardır. Bütün öbür Maskarene adaları gibi Mauritius’da da uluslararası turizm (Plaisance havalimanından yararlanır) çok büyük hızla gelişmiş, 1991’de turizmden 172 milyon dolar gelir sağlanmıştır.
Son Yorumlar