Kuvayimilliye Hareketi nasıl doğdu? Mondros Ateşkes Anlaşmasıyla Anadolu’da uygulanan işgallere karşı Türk halkı teşkilatlanarak bir milli direniş ruhu oluşturdu. İşgallere karşı vatanı koruma ve bağımsız yaşama isteği sonucunda oluşan bu direniş ruhuna Kuvayımilliye (milli kuvvetler), teşkilatına ise Kuvayımilliye Teşkilatı denir.
Kuvayımilliye, düzenli ordu kurulana kadar bölgesel olarak işgalci devletlere ya da azınlıklara karşı vatanı savunan silahlı gruplardı.
İşgallere karşı ilk direniş 19 Aralık 1918’de Hatay’ın Dörtyol ilçesinde başlamıştır. Güney Cephesinde kendiliğinden gelişen direniş hareketi Urfa, Antep ve Maraş’ta Fransız ve Ermenilere karşı destansı bir başarı elde etmiştir. Ege Bölgesindeki ve İşgallere karşı direniş İzmir’in işgalinden sonra başladı. İzmir’den sonra Ege Bölgesi’nin iç kısımlarına ilerlemek isteyen Yunanlılar Ayvalık’ta Ali Bey (Çetinkaya)’in emrindeki 172. Alay ve Kuvayımilliye birliklerinin direnişiyle karşılaştılar. Ayvalık’ta oluşan bu savunma cephesine Bergama, Salihli, Akhisar ve Nazilli’de oluşan cepheler de eklendi. Bu cepheye Batı Cephesi adı verildi.
Batı Anadolu’daki direnişin merkezi Balıkesir olmuştu. Yunan işgaline karşı ayrı ayrı bölgelerde faaliyete geçen Kuvayımilliye güçleri arasında birliği sağlamak amacıyla kongreler yapıldı. 26 – 30 Temmuz 1919 tarihleri arasında Balıkesir, 16 – 25 Ağustos 1919 tarihleri arasında Alaşehir’de kongreler düzenlendi.
Kuvayımilliye birlikleri tek bir merkezden yönetilmiyordu ve düzenli birlikler değildi. Birlikler; dağda gezen zeybekler, asker kaçakları ve köylü halktan oluşuyordu. Kurulan birliklere eşkıya reisleri, eski subaylar ve efeler komuta ediyordu. Bulundukları bölgeleri savunmak için kurulan bu birliklerde her yaştan meslekten insan bulunmaktaydı.
Kuvayımilliye birlikleri içinde Demirci Mehmet Efe, Parti Pehlivan, Gaddar Pehlivan, Halil Efe, Şahin Bey, Kara Fatma, İpsiz Recep halk arasında en çok bilinenlerdir. Türk milletinin dayanışma gücünün en büyük göstergesi olan Kuvayımilliye birlikleri, vatanın bağımsızlığı için mücadele etmişlerdir. Yunan işgalinin kabullenilmediğini duyurmuşlar ve Yunan ilerleyişini durduramasalar bile düşmana zarar vermişlerdir. Rum ve Ermeni çeteleriyle mücadele etmişlerdir. Düzenli ordunun kurulmasına zemin hazırlamışlardır. İç isyanları bastırmada önemli rol oynayan Kuvayımilliye birlikleri içinde düzenli orduya geçiş döneminde isyan edenler de olmuştur.
Son Yorumlar