Karl Marx, Alman iktisat kuramcısı ve felsefecisi (Trier, 1818-Londra, 1883). Protestanlığı kabul eden bir Yahudi ailesinin çocuğu olan Karl Marx, önce, hukuk ve felsefe okudu, 1836’da kendisinden dört yaş büyük,çocukluk arkadaşı jenny von Westphalen (1814-1881) ile gizlice nişanlandı. Öğrenimine Berlin Üniversitesi’nde devam ederken Hegel’e ilgi duydu, Jenny’ye lirik şiirlerle doldurduğu defterler gönderdi ve Demokritos ile Epikuros’da Doğa Felsefesi adlı tezini savundu. Hegelci yazarlarla ve özellikle kendisini yazı yazmaya özendiren Bruno Bauer ile tanıştı. 1842’de Die Rheinische Zeitung dergisinin başına geçti. Almanya’da liberal bir siyaset için mücadele eden bu dergi, 1843’te kapatıldı ve 1848’de Neue Rheinische Zeitung olarak yayımlandı. Marx, burada 80 makale yazdı, Jenny ile evlendikten (19 Nisan 1843) sonra Marx, Almanya’dan ayrıldı, Paris’e gitti ve bir Fransız-Alman dergisinin başına geçti. Deutsch- Französiche jahrbücher (1844) adlı bu dergi bir tek sayı çıktı ve burada Marx’ın iki yazısı yayımlandı: Zur Kritik der hegelschen Rechtsphilosophie. Einleitung (Hegel’inHukukFelsefesinin Eleştirisi Üstüne. Giriş) ve Yahudi Meselesi (Zur judenfrage).
Bu arada Marx, idealizmlerini mahkûm ettiği yeni-hegelci genç Alman felsefecilerinden ayrıldı (bu idealizmin, onları siyasal açıdan iş yapamaz hale getirdiğine inanıyordu). Büyük siyaset felsefecilerini, Rousseau’yu, Montesquieu’yü, Machiavelli’yi okudu, Feuerbach ve Heine ile tanıştı, bütün iktisadi, tarihsel ve siyasal sorunlarda bilgi edindi. Artık siyasal ve devrimci eyleme girmişti, sonunda Brüksel’e yerleşti. Engels de, oraya yanına geldi. Böylece, ancak Marx’ m ölümüyle sona erecek bir dostluk ve düşünsel işbirliği başlamış oluyordu. Bu arada kuramsal çalışmalara koyuldu. Yaşamı, para sıkıntıları, sonu gelmez okumalar ve incelemeler, New York Tribüne ve Neue Oder-Zeitung’da çıkan sayısız makalenin yazüması ve çeşitli broşürlerin hazırlanması arasında geçiyordu.
1846’da Marx ve Engels, Almanya’nın çeşitli bölgelerinde, Paris’te ve Londra’da merkezleri bulunan bir komünist haberleşme bürosu kurmaya giriştiler. Babasının İngiltere’deki fabrikalarını yöneten Engels, Marx’a hem İngiltere’deki işçi sorunları konusunda bilgi veriyor, hem de onu paraca destekleyerek yardım ediyordu. Marx bu dönemde, yalnız başına ya da Engels ile birlikte şu yapıtları yazdı: Kutsal Aile (Die heilige Familie, 1845); Felsefenin Sefaleti (Misere de la philosophie, 1847; Proudhon’un Philosophie de la misere’ine [Sefaletin Felsefesi] yanıt); Komünist Manifesto (Manifest der kommunistischen Partei, 1848).Busonuncu yapıt, Marx’ın daha sonraki tarih ve sınıf mücadelesi anlayışının temel ilkelerini kapsıyordu.
1848’de Belçika’dan çıkartılan Marx, Paris’e ve Köln’e gitti; Neue Rheinische Zeitung’u Engels ile birlikte kurma hazırlıklarına girişti. Bu amaçla Almanya’dan ayrıldı ve gizli işçi dernekleriyle ilişki kurduğu Paris’e geldi. 19 Temmuz 1849’da bir kararla Morbihan’da oturmaya mecbur tutuldu. Üç çocuğu ve yanlarından ayrılmayan hizmetçileri Helena Demuth ile Marx’m ailesi parasız kalmıştı. 24 Ağustosta Marx, Londra’ya yerleşti. 1849’dan annesinin ölümüyle mirasından pay aldığı 1864’e kadar Marx’ın yaşamı tam bir yoksulluk içinde geçti. Marx bu konuda şöyle diyordu: “Bu kadar parasız olup da para üstüne yazı yazmak, şimdiye kadar raslanan bir olay değildir sanırım. Parayı inceleyen yazarların çoğu, inceledikleri konu ile daha iyi bir ilişki içindeydiler.” 1860’a doğru bir aile faciası patlak verdi. Marx’ın, genç Helena Demuth’tan bir oğlu oldu. Bu sırrı yüklenen Engels, çocuğun sorumluluğunu da üstlendi. Uykusuzluk çeken, borçlarım veremediği için üzülen, ülkeden çıkarılmak tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ve hasta olan Marx Fransa ’ da İç Savaş’ı (The Civil War in France, 1871) yazdı. 1863’ten başlayarak Kapital’i (Das Kapital) yazmaya koyulmuştu. Bu yapıtın ilk cüdi 1867’de yayımlandı.
1865’te Marx I. Enternasyonal’in başkam oldu. Bu kuruluşun 1876’da dağılmasından sonra, her tür siyasal etkinlikten çekildi, ama Avrupa ’nın başlıca işçi hareketi sorumlularıyla yazışmalarda bulundu. Kapital’i,geçirmekte olduğu ciddi bir rahatsızlığa karşm yazmayı sürdürdü.
Marx’ın sağlık durumu kötüleşiyordu. Bir boğaz ütihabı yüzünden, konuşamaz ve yediğini yutamaz hale geldi. 14 Mart 1883’te de öldü. Alman felsefesinin, Fransız sosyalizminin ve İngiliz iktisat anlayışının bireşimini yapmış olan Marx, diyalektik maddeciliğin kurucusudur. Matçılık diye adlandırılan öğretisi üstünde sorular sorulup, tartışmalar yapılmakta ve felsefeciler Marx’ın metinlerini yorumlamayı sürdürmektedirler.
Son Yorumlar