5. sınıf fen bilimleri sözlüğü
A
adrenalin: Korku, heyecan, coşku gibi durumlarda böbreküstü bezinden salgılanan hormon.
antibiyotik: Bakterilerin neden olduğu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaç.
antikor: Özel bir antijene cevap olarak B lenfositleri ve plazma hücreleri tarafından meydana getirilen ve bağışıklıktan sorumlu olan glikoprotein yapısındaki maddeler. İmmunoglobulinler (IgG, IgM, IgA, IgD ve IgE tipleri) ve bunların alt grupları gibi kazanılmış bağışıklık elemanları.
asbest: Ateşte özelliği değişmeyen ve kırılmadan bükülebilen bir mineral.
akım: Hava, su gibi akışkan maddelerin veya elektrik yüklerinin belli bir yönde akışı, yer değiştirmesi, cereyan.
atom: Maddenin özelliğini taşıyan en küçük birim.
B
bileşik: Farklı tür atomların bir araya gelerek oluşturduğu saf madde.
bisturi: Laboratuarda kullanılan keskin bıçak.
C – Ç
çiçek: Çiçekli bitkinin üreme organı.
D
diseksiyon küveti: Herhangi bir canlının iç yapısını görmek için kullanılan küvet.
direnç: Bir nesnenin elektrik akımına karşıdurma özelliği, mukavemet, rezistans.
doku: Aynı görevli benzer yapılı hücrelerin bir araya gelmesiyle oluşan hücreler topluluğu.
E
ekoloji: Canlıların hem kendi aralarındaki hem de çevreleriyle olan ilişkilerini tek tek veya birlikte inceleyen bilim dalı.
element: Aynı tür atomların bir araya gelerek oluşturdukları saf madde.
enfeksiyon: Bakteri, virüs, mantar gibi canlıların organizmaya girmesi durumu.
F
filaman: Elektrik ampullerinden akım geçtiğinde akkor duruma gelen ince iletken tel.
fiziksel değişim: Maddenin çeşitli olaylar sonucu kimliğinin aynı kalıp, dış görünüşünde meydana gelen değişim.
G
gerilim: Bir iletkenin uçlarıarasındaki gizil güç farkı, potansiyel farkı, voltaj.
H
hemoglobin: Organizmanın hücreleri arasında gaz alış verişini sağlayan alyuvarların yapısındaki madde.
hipotez: Deneylerle henüz yeter derecede doğrulanmamış ancak doğrulanacağı umulan teorik düşünce.
hormon: İç salgı bezleri (endokrin bezler) tarafından salgılanıp kana verilerek vücudun başka bölgesindeki hücre ya da hücre gruplarını faaliyete geçiren, kimyasal yapılarına göre (peptitler, proteinler, steroitler) ve etki şekillerine göre (faaliyeti hızlandırıcı ve azaltıcı) gruplandırılan, başta beyin olmak üzere eşey organları, adrenal bezler, tiroit, pankreas vb. gibi organlardan salgılanan birincil haberci maddeler.
hücre: Canlıları oluşturan canlılık özellikleri gösteren en küçük yapı ve işlev birimi.
J
jeotermal: Yeraltında bulunduğu veya yer altından geçtiği için sıcaklığı yüksek olan.
I – İ
ısı iletkeni: Isıyı iyi ileten madde.
ısı yalıtımı: Ortamlar arasındaki ısı alış verişinin engellenmesi veya yavaşlatılması.
ısı yalıtkanı: Isıyı iyi iletmeyen madde.
ışıldak: Varlıkları aydınlatarak görülmelerini sağlayan yapay ışık kaynağı.
ışıma: Isının tanecikler olmadan yayılması.
iletim: Taneciklerin çarpışmasıyla ısının yayılması.
iletken: Elektrik akımı, ısı, gaz vb. ni bir yerden başka bir yere aktaran madde.
K
karışım: Farklı tür taneciklerin, farklı veya aynı tür atom içerecek şekilde bir araya gelmesiyle oluşturduğu saf olmayan madde.
kimyasal değişim: Maddenin çeşitli olaylar sonucu kimliğini yitirip, başka özelliklere sahip olması.
konveksiyon: Hareket eden gaz veya sıvı ile ısının bir yerden diğer yere taşınması.
kronometre: Süreölçer.
kukla: Hareketli yerleri iplikle sanatçının parmaklarına bağlanarak veya eldiven gibi bir kesiti kullanarak bir perdenin üzerinden oynatılan, bez, karton vb. hafif nesnelerden yapılmış insan ve hayvan figürleri.
L
lazer kalemi: Yüksek enerjili ışık oluşturan yapay ışık kaynağı.
levha: Bilgilendirmek için belirli bir yere asılan yazı.
M
magma: Yerin içinde, sıvı veya hamur kıvamında uçucu gazlarla doymuş olarak bulunan eriyik.
meteoroloji: Atmosfer içinde oluşan sıcaklık değişmelerini, rüzgâr, yıldırım, yağmur, dolu vb. olayları inceleyen fizik dalı, hava bilgisi.
molekül: Aynı veya farklı türdeki birden fazla atomun bir araya gelmesiyle oluşan atom kümesi.
kas tabakası olmak üzere üç tabakadan oluşan sindirim kanalının içini astarlayan tabaka.
multimetre: Akım, direnç, potansiyel farkı ölçebilen alet.
O – Ö
obruk: İçinde su biriken çukur yer, doğal kuyu.
organ: Organizma içinde özel görevleri olan ve dokulardan oluşmuş, karaciğer; böbrek, kalp gibi yapılar.
organik: Doğal yolla yapılan.
organel: Hücrenin içinde belirli görevleri yapmak üzere özelleşmiş olan küçük yapı.
organizma: Birlikte çalışan sistemlerin bir araya gelmesiyle oluşan birim.
özdeş: Nitelik bakımdan aynı olan, bütün özellikleri bakımından benzer olup ayırt edilemeyen.
P
parkur: Binicilik, bisiklet, atletizm gibi kimi yarış ve koşularda yarışmaların yapıldığı yol.
pinpon topu: Masa tenisi topu.
preparat: Lam ve lamel arasında yer alan doku ya da hücre örnekleriyle hazırlanan nesne.
R
radar: Genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cisimlerin uzaklığını ve yerini belirlemeye yarayan cihaz.
reçine: Çam, elma, erik gibi bazı odunlu bitkilerin salgıladıkları katı ya da yarı akışkan, yarı saydam, suda çözülmeyen salgı maddeleri.
reosta: Elektrik akımının şiddetini azaltıp çoğaltmaya yarayan araç, dimmer.
S – Ş
sera etkisi: Atmosferde bulunan bazı gazlardan dolayı Dünya’nın gündüz çok ısınmaması, gece ise çok fazla soğumaması durumu.
sistem: Birlikte çalışan organların bir araya gelmesiyle oluşan birim.
şehir cereyanı: Değeri 220 volt olan elektrik akımı.
T
tungsten: Simgesi W, atom numarası 74, atom kütlesi 184 g, e.n. 3400°C, ve VI B grubu bir geçiş elementi olan, elktrik kablolarında filaman olarak, mıknatıslarda temel bileşen olarak kullanılan, hidroflorik ve HNO3 karışımında çözünen, gümişi renkte, WO3 filmi ile korunmuş, kimyaca oldukça inert bir metal.
Y
yalıtım: Elektrik akımının olumsuz etkilerini önlemek için, iletkeni kauçuk, lâstik, porselen vb. ile kaplama, yalıtma.
yalıtkan: Elektrik iletkenliği sıfır veya çok zayıf olan (cisim veya madde), izolâtör.
arabi çiyanlar arasın en gıcık oyunsitesi ben mehmetcan adana seyhan mehmet akif orta okulunda okuyorum katilim benim okuluma gelin 5-i sınıfım benim okuluma gelin şikayet edin hapsaneye atsınlar ve sapıgım