Toplumda iyiliklerin yaygınlaşmasında, kötülüklerin azalmasında tasavvufi ilkelerin rolü ne olabilir? Arkadaşlarınızla tartışınız.
Tasavvufin temel değeri toplum içinde iyi bir insan olmaktır. İyi bir insan da Allah’a kul olduğu gibi diğer insanlara kötülüğü dokunmayıp iyiliği dokunan insanlardır. Kötü söz söylemezler, kavga etmezler, hırsızlık olmaz, kavga gürültü ve anarşi olmaz. Tasavvufta isyan yoktur. Bütün bu değerler sebebiyle tasavvufi toplumlarda iyilikler yaygınlaşır. Güvenlik ve adalet sorunu olmaz.
Nakşilik, Nakşibendilik kavramlarını daha önce hiç duydunuz mu? Bu kavramlar hakkında neler biliyorsunuz?
Muhammed Bahauddin Nakşibend (öl. 1389), tasavvufi yorumlardan biri olan Nakşibendilik akımının kurucusu kabul edilir. İslam dünyasında “Şah-ı Nakşibend” adıyla meşhur olan Muhammed Bahauddin Nakşibend, Türkistan’ın Buhara bölgesinde Kasr-ı Ârifan köyünde doğmuştur. Onun doğup yetiştiği çevrede tasavvufun ve tasavvufi hayat tarzının önemli bir etkisi vardı. Doğal olarak Muhammed Bahauddin Nakşibend de bu ortamdan etkilenmiştir. Gösterişten uzak, mütevazı bir hayat sürdürmeye önem veren Muhammed Bahauddin Nakşibend haramlardan, kötülüklerden sakınır, insanlarla hediyeleşmeye önem verir, misafirine ikramda bulunur, saygı gösterirdi. İslam dininin ilkelerine uyar, ahlaklı, erdemli bir şekilde yaşamaya önem verirdi.
Nakşibendilik, kökeni Hz. Ebu Bekir’e kadar dayandırılan tasavvufi bir oluşumdur. Nakşibendiliğe göre insan hem dünya hayatıyla ilgili sorumluluklarını aksatmadan yerine getirmeli hem de yaşadığı sürece hiçbir zaman Allah’ı unutmamalıdır. Her an Allah’ı hatırında tutmalıdır. Tasavvuf düşüncesini hayat tarzı olarak benimseyip bu yola giren kişi; yeme, içme, uyuma, evlenme, çalışma gibi şeylerden de kendini alıkoymamalıdır. Yüce Allah’ı zikretmeye önem vermeli, iyilik yapıp hayır işlemeli, aşırı arzulardan uzak durmalı, dinin emir ve yasaklarına titizlikle uymalıdır.
Son Yorumlar