Sovyetler Birliğinin Çökmesi ve Rusya Devlet Sistemi,1982 yılı sonlarına doğru Brejnev’in ölümü üzerine, kurulu düzende değişiklik yapılması yönünde başlayan akım üzerine, Gorbaçov 1985 yılında parti genel sekreterliğine seçilmiştir.
Gorbaçov yenileşmenin simgesi olan iki kavram ortaya atmıştır. Bunlardan biri «prestroyka yeniden yapılanma», diğeri ise «Glasnot yönetimde şeffaflık»dır.
Gorbaçov ile başlatılan demokratikleşme çabaları, çok partili sisteme geçmek, basın özgürlüğü ve özel mülkiyetin tanınması konularında yoğunlaşmıştır. Gorbaçov bu doğrultuda, bir yandan iletişim araçlarını serbest bırakma, diğer yandan da Anayasada değişiklik yapma yoluna gitmiştir.
Rusya Devlet Sistemi, eskisinden üç noktada ayrılır;
1- Halk vekilleri Kongresinin seçiminde komünist partisinin aday belirtme alanındaki tekeli kırılmıştır;
2- Yüksek Sovyet, onay meclisi olmaktan çıkarılmış, Batı örneğine uygun bir parlamentoya dönüştürülmüştür.
3- Devlet Başkanlığı büyük bir güç odağı durumuna getirilmiştir.
Anayasa değişikliği Gorbaçov’un yenileşme sürecinin gerçekleşmesine yetmediği gibi, Sovyetler Birliğinin çözülmesinin hızlanmasını da önleyememiştir.
Sosyalist görüş yıkılınca, Sovyetler Birliği’ni ayakta tutma olanağı da kalmamıştır. Sovyetler Birliği’ni oluşturan Cumhuriyetler arka arkaya egemenliklerini ilan etmeye başlamışlardır. Birliğin temel taşı olan Rusya da, bu akımın dışında kalmamıştır. Bu durumu kabullenme zorunda kalan Gorbaçov yeni bir birlik kurma çabası içine girmiştir. Gorbaçov, Sovyetler Birliğini oluşturan Cumhuriyetlerin çoğunluğuna yeni Birlik andlaşmasmı kabul ettirmeyi başardı ise de, Birlik antlaşmasının imzasından bir gün önce 19 Ağustos 1991 de Moskova’ da bir darbe girişimi olmuş ve o sırada Kırım’da bulunan Gorbaçov gözaltına alınmıştır.
Darbeye karşı çıkan Yeltsin, Gorbaçov’u kurtarmış ise de, Gorbaçov tüm siyasal gücünü kaybetmiş olarak Sovyetler Birliği Başkanlığı görevini yeniden üstlenmiştir.
Darbenin başarıya ulaşmaması sonucu ortaya çıkan üç olgu, Sovyetler Birliği’nin yok olmasını kolaylaştırmıştır:
1- Cumhuriyetlerin aldıkları önlemler, merkezi hükümeti zayıflatmış ve bağımsızlık ilânlarını artırmıştır.
2- Komünist partisinin etkinliklerinin Yeltsin tarafından Rusya’da askıya alınmış olması, Komünist partisinin diğer Cumhuriyetlerde de gücünü yitirmesine neden olmuştur.
3- Rusya’nın federal hükümete ait yetkileri üstlenmiş olması merkezi hükümetin zayıfladığının diğer bir işareti olmuştur.
Sovyetler Birliğinin çökmesi 25 Aralık 1991’de Gorbaçov’un yenilgisini kabul ederek, Sovyetler Birliği Başkanlığından ayrılması ile olmuştur. 26 Aralık 1991 günü de Kremlinden Kızıl bayrak indirilmiş ve üç renkli Rus bayrağı çekilmiştir. Böylece Ekim Devrimi de resmen sona ermiştir.
Rusya Federasyonu, Rusya’daki anayasal gelişmeler dikkate alındığında, Rus Çarlığı’nın Sovyet Rusya’ya; Sovyet Rusya’nın, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ne dönüştüğü; son olarak da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin çökmesi üzerine ortaya çıkan boşluğu Rusya Federasyonu’nun, kısaca Rusya’nın doldurduğu görülür.
Sovyetler Birliği’nin sona ermesi üzerine Rusya, Sovyetler Birliği’ne ait yetkileri üstlenmiş ve Birleşmiş Milletlerde Sovyetler Birliğinin yerini almıştır.
Rusya, 1991-1993 yılları arasında yapılanmıştır. Bu yapılanmada Sovyetler Birliği’nin 1977 Anayasası esas alınmıştır.
1991 yılında bağımsızlığını ilan etmiş olan Rusya, demokratikleşme sürecinin etkisi ile çoğulcu demokrasiye dayanan yeni bir Anayasayı Aralık 1993’de yapılan halkoylaması ile kabul etmiştir.
Rusya devlet sisteminin özellikleri kısaca aşağıdaki gibi sıralanabilir:
a) Anayasaya göre Rusya federatif, demokratik, laik bir hukuk devletidir. Rusya Marksist demokrasiden ayrılmış, çoğulcu demokrasiyi benimsemiştir. Komünist partisinin egemenliğine son verilmiş, iktidar komünist partisi iktidarı, Marksist ideolojisinin uygulayıcısı olmaktan çıkmıştır.
b) Çoğulcu demokrasilerde olduğu gibi, anayasada, kişi hak ve özgürlüklerine önem verilmiş, ayrıntılı bir düzenlemeye gidilmiştir.
c) Liberal ekonomi benimsenmiş, özel mülkiyet devletin güvencesi altına alınmıştır.
d) Rusya’da güçlü bir başkanlık sistemi vardır. Federasyon başkanı, Devlet başkanıdır; Devleti içte ve dışta temsil eder.
Başkan, dört yıl için, genel, eşit ve doğrudan ve gizli oyla halk tarafından seçilir.
Başkan, Devlet Dumasını dağıtabilir ve seçimin yenilenmesi kararı alabilir; Federal yasaları imzalar ve yayımlar; Emirname ve Kararnameler çıkarır. Bunlar Anayasaya ve Federal yasalara aykırı olamaz. Silahlı Kuvvetler Komutanlarını atamak ve görevden almak Başkanın yetkileri arasındadır.
e) Federal Meclis, devamlı bir yasama organıdır; iki meclisten oluşur. Bunlardan biri «Federasyon Konseyi», diğeri «Devlet Duması» dır.
Federasyon Konseyi, federe devletlerin temsilcilerinden, Devlet Duması ise, 450 milletvekilinden oluşur.
Yasa tasarıları önce Devlet Dumasında, sonra da Federasyon Konseyinde konuşulur.
Federasyon Konseyi, Başkanın görevden alınmasına karar verebilir; Başkanlık seçiminin tarihini saptar.
f) Federal hükümet, hükümet başkanı, başkan yardımcısı ve bakanlardan oluşur. Hükümet başkanı, Devlet Dumasının uygun bulması üzerine Devlet Başkanı tarafından atanır. Hükümet Başkanmın hazırladığı bakanlar kurulu listesi Devlet Başkanı tarafından onaylanır. Devlet Başkanı ile Devlet Duması arasında hükümet başkanının atanması konusunda görüş aykırılığı olursa, Devlet Başkanı, Devlet Dumasını dağıtır ve seçim tarihini saptar. Devlet Başkanı gerekli gördüğü hallerde hükümeti görevden alır.
Hükümete karşı verilen güvensizlik önergesi Devlet Dumasınca kabul edildiğinde, Devlet Başkanı ya hükümetin istifasını açıklar, ya da Devlet Dumasının verdiği güvensizlik kararını reddeder. Devlet Dumasının ısrar etmesi durumunda, ya hükümeti görevden alır, ya da Devlet Duması seçiminin yenilenmesine karar verir.
g) Yargı yetkisi; bağımsız mahkemelerce kullanılır, yargı yerleri arasında en ilginç ve kapsamlı olan Ana yasa yargısıdır. Anayasa Mahkemesi üyeleri, Devlet başkanının önerisi üzerine, Federasyon Meclisi tarafından atanır.
Son Yorumlar