Mahkemelerin Bağımsızlığı Nedir? Mahkemelerin bağımsızlığı ile yargıçların bağımsızlığı deyimleri eşanlamlı deyimlerdir. Çoğu kez biri diğerinin yerine kullanılır. Yargıçların bağımsızlığı, yargıçların gerek yasama, gerek yürütme karşısında bağımsız oldukları, her ne nedenle olursa olsun, bu organların yargıçlara emir veremeyecekleri anlamına gelir.
Anayasaya göre, 1961 Anayasasında olduğu gibi, Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır (madde 9). Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar. Anayasaya, yaslara ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler (madde 138/1).
Anayasa bununla da yetinmeyerek, yargıçların bağımsızlığını, özellikle yürütme ve yasamaya karşı korumak için, başka düzenlemelere de gitmiştir. Bunlar, aşağıdaki gibi sıralanabilir:
a) Hiç bir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında, mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat vermez; genelge gönderemez: tavsiye ve telkinde bulunamaz (madde 138/2).
Yasalarımızda bu kurala, yargı yerlerince alınan kararlar ile bazı istisnalar getirildiği görülür. Buna göre, mahkemeler, Yüksek Mahkemelerce alınan içtihadı birleştirme kararlarına, Uyuşmazlık Mahkemesinin görev uyuşmazlıkları konusunda verdiği kararlara, Anayasa Mahkemesi kararlarına uymak ve o doğrultuda karar almak durumundadır.
b) Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde, yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz (madde 138/3).
c) Yürütme ve Yasama organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiç bir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez (madde 138/4).
Anayasanın bu kuralı, yine Anayasa ile belirtilen Meclisin genel ve özel af yetkisine (madde 87), mahkemelerce verilip kesinleşen ölüm cezalarının yerine getirilmesine, Meclisçe karar verilmesine (madde 87), Cumhurbaşkanının sürekli hastalık, sakatlık, kocama nedeniyle belirli kişilerin cezalarını hafifletmesine, ya da kaldırmasına engel değildir (madde 104/b13)
d) Anayasada, yargılama görevinin amacına uygun olarak yerine getirilmesi için, basının yasa ile sınırlanabileceği öngörülmüştür (madde 28/6). Yargının, yalnız yürütme ve yasamaya karşı korunması yeterli değildir. Yargıyı, büyük bir güç olan basının etkisinden de korumak gerekir. Bu amaçla, Basın Kanunu, medyanın, ceza kovuşturmasının başlaması ile hüküm kesinleşinceye kadar hakim ve mahkemenin hüküm, karar ve işlemleri konusunda fikir yayınlamasını yasaklamıştır (Basın Kanunu madde 30). Bu, basının mahkemelerdeki işler konusunda bilgi vermesine engel değildir.
Son Yorumlar