Karadeniz bölgesinde kıyıya paralel olarak uzanan dağlar bütünü. Aralarında çukur alanların yer aldığı Kuzey Anadolu dağlarının kıyı yakınında birden yükselen kesimine kıyı dağları, daha geride yer alanlara da iç sıralar denir. Doğuda hem kıyı dağlan, hem de iç sıralar yüksek olduğu halde, orta bölümde genel bir alçalma görülür. Batıda her iki kesim de yeniden yükseklik kazanır. Karadeniz bölgesinin doğusunda yer alan dağlar bütünüyle Doğu Karadeniz dağlan diye adlandırdın Kıyıda bu dağlar çeşitli adlar alırlar: Rize dağları; Trabzon dağları; Zigana dağları; Gümüşhane dağlan: Giresun dağlan. Doğu Karadeniz dağlarının doruk çizgisi hemen her yerde 2 000 m’nin üstündedir, yer yer 3 000 m’nin üstüne çıkar. En yüksek doruklar Rize dağlarındadır (Kaçkar 3 932 m;Üçdoruk Verçenik 3 709 m).Karadeniz kıyısına çok dik yamaçlarla inen bu dağlar birbirine paralel çok sayıda vadiyle yarılmıştır. Dağların yüksek kesimlerinde Dördüncü Zaman buzullarının aşınım izlerine ve buzul göllerine raslanır. Kıyı dağları iç sıralardan, çukur bir alanla ayrılır. Çoruh ve Keltik ırmaklarının geçtiği bu alana Kelkit Çoruh çukuru denir. Bu oluk biçimli çukurun genişliği ve derinliği yer yer değişir. İspir doğusundaki Çoruh vadisi çevresinde, 3 000 m’ye ulaşan yüksekliklerle Türkiye’nin en derine gömülmüş vadileri yer alır.
İç sıralara genel olarak Kelkit Çoruh dağları denir. Kuzeydoğuda Yalnız çam dağlarında başlayan sıralar İspir güneyindeki Mescit dağında 3 229 m’ye kadar yükselir. Bu dağlar batıya doğru yüksekliklerini kaybederek uzanırlar. Doğu Karadeniz dağlarının iç sıraları kıyı dağlarında olduğu kadar akarsu vadileriyle fazla yarılmamıştır.
Orta Karadeniz bölümüne geçilince dağların yüksekliği azalır. Ancak birkaç doruğun yükseltisi 2 500 m’yi bulur. Bu bölümde kıyı dağlarına Canik dağları adı verilir. Canik dağlarının yüksek kesimlerinde geniş düzlükler yer alır; bu düzlüklerden de derin vadiler Karadeniz’e doğru inerler. Canik dağlan kıyıyla iç kesimler arasında karayolu ulaşımını engelleyecek kadar yüksek değildir. Samsun’u, Amasya ve Sivas’a bağlayan karayolu Karadağ geçidini aşar (900 m). Oysa Doğu Karadeniz dağlarında karayolu ile iç kesimlere bağlantı daha yüksek düzeydeki geçitlerden sağlanır (Zigana geçidinde yükselti 2 000 m’yi aşar). Orta Karadeniz bölümünde de kıyı dağları iç sıralardan, Kelkit’ten Boyabat’a kadar uzanan bir olukla ayrılır. İç sıraların bir bölümü İç Anadolu yaylaları üstünde kaybolan sıralar halindedir. Aşmalı dağ, Yıldız dağı burada yer alır. Deveci ve Çamlıbel dağlarının yükseltileri batıya doğru Bozok yaylası içinde alçalırlar. Akdağ 2 000 m’yi aşan bir yükselti oluşturur.
Batı Karadeniz bölümünde dağlar yeniden yükseklik kazanırlar. Bununla birlikte, dağların yüksek kesimlerinde dik yamaçlı doruklar az yer tutar; düzlüklerse genişler. Batı Karadeniz bölümünde üç dağ sırası iki oluk ya da alçak alanla birbirinden ayrılır. Bu oluklardan birincisi kıyı dağlarım içerdeki Ilgaz-Bolu dağlarından, ikinci oluksa Ilgaz-Bolu dağlarını daha güneydeki Köroğlu dağlarından ayırır. Batı Karadeniz bölümünde kıyı dağlarına İsfendiyar ya da Küre dağları denir. Yükseklik Ayancık İnebolu gerisinde 1 500 m’yi aşar, Yaralıgöz dağında da 2 000 m’yi çok az geçer. Kastamonu’yu, İnebolu’ya bağlayan yol bu dağları Ecevit geçidinde aşar. Batıya doğru Bartın çayı ve Filyos çayının aşağı çığırlarında kıyı dağları bütünüyle ortadan kalkıp tepelik bir alan ortaya çıkar. Filyos çayı batısında yükseklik 1 000 m’yi çok az aşar. Bu kıyı dağlarını iç sıralardan ayıran çukur alan Kelkit-Çoruh çukurunun devamı gibi görünen Gökırmak vadisidir. İç sıraların kuzeyde olanına İlgaz – Bolu dağları adı verilir. Sırtlar 1 500 -1 800 m’lik az engebeli alanlar halindedir; yüksek tepeler de bu sırtlar üstünde yer alır. Kastamonu – Çankırı karayolu 1 775 m’lik bir geçitten geçer. İlgaz – Bolu dağlarının güneyinde ikinci bir sürekli oluk görülür: Tosya-Boiu oluğu. Söz konusu oluğun güneyinde ikinci bir içsıra uzanır. Bu dağların bütününe birden Köroğlu dağlan denir. Doğuda 1500 m’yi, batıda 1 200 – 1 800 m’yi aşan yükseltiler üstünde 2 000 m’yi aşan doruklar vardır: İskilip’in kuzeybatısında Kösdağı (Kuş dağı); Kızılcahamam’ın kuzeyinde Işık dağı ve Bolu’nun güneydoğusunda Aladağ kütlesindeki Köroğlu tepesi (2 400 m). Kuzey Anadolu dağlarının denize yakın ilk sırasını oluşturanlar, kıyının bol yağış alması, aynı zamanda da uygun sıcaklık koşulları nedeniyle ağaçların yetişmesine elverişli bir ortam içinde bulunur. Bu yüzden bu kesimlerin bitki örtüsü ormandır. Deniz düzeyinden başlayarak dağların 600 – 800 m’ye kadar olan ilk yamaçlarında etek ormanları yer alır. Bu orman nemcil özellikte olup, bodur gövdeli yayvan yapraklı ağaçların oluşturduğu sık bir ağaç topluluğudur: Orman gülleri, eğreltiotlan, yabani asma, sarmaşık gibi orman altı bitkileri yanında meşe, kestane, gürgen, fındık gibi ağaçlardan oluşur. Etek ormanı yağışların azaldığı yerlerde yerini kurakçıl özellikteki ağaççıklara bırafeı r (defne, mersinağacı, zakkum, koca yemiş, vb.). Dağların daha yukarı kesimlerinde kıyı dağları üstünde doğuda 1 900 – 2 000 m,batıda 1 800 – 1 900 m’ye kadar çıkan ormanlara dağ ormanları denir.Ladinler, Doğu Karadeniz dağlarının yüksek kesimlerinde yetişen en tanınmış ağaç türüdür, batıda Melet çayı vadisini geçmezler, Doğu Karadeniz dağlarında ladin ağacının yanında yer alan köknar,Batı Karadeniz dağlarının yüksek kesimlerinde çok görülür. Dağların yüksek kesimlerinde gittikçe seyrekleşen, bodurlaşan ormanların üst sınırı üstünde 2 200 – 2 400 m’ye kadar parlak renkli çiçekleriyle (çuhaçiçeği, vb.) tanınan nemcil dağ çayırları görülür. Yılın büyük bir bölümünde karla örtülü bulunan yüksek alanlarda kısa boylu, otsu yapılı, kümeler halinde bitkiler yer alır.Kıyıda dağların zengin bitki örtüsüne karşılık iç sıralardaki dağlarda kurakçıl orman örtüsü görülür. Yayvan yapraklı ağaçlar azalır ve meşeler artar. Kaym ağacı artık görülmez, iğne yapraklılar arasında köknar görülse de sarıçam ve karaçam egemen duruma geçer. Eteklerde kurakçıl orman daha bodur ağaçlardan oluşur, meşe türleri ve ardıçlar çoğalır.
Son Yorumlar