Fantastik edebiyat, özelliğini, alışılmamış ya da bilinen bir şeyin gerçeklik alanına apansızın girerek, evrensel düzeni, tutarlılığı bozmasından alan edebiyat türü. Düşle, yinelemelerle, sanrıyla ya da yalnızca,düşgücü ürünü bir gerçeklikle beslenen bu tür, edebiyatın varlığı kadar eskidir ve korku verici “doğaüstü motifler”le iç içe geçer. Fantastik edebiyatın kökenini, Ortaçağ’daki olağanüstülük olaylarını işleyen menkıbelerde, XVII. yy. masallarında, […]
Ansiklopedi
Güvenirliliği kabul görmüş, ansiklopedilerden derlenmiş ansiklopedik bilgiler.
Eylemsizlik, bir cismin, hareketindeki her değişikliğe karşı gösterdiği direnç. Eylemsizlik İlkesi Galileo Galilei çok erken bir tarihte hareketin ne olduğunu kavramış ve ağır cisimlerin düşüş nedenini anlamıştı; ama gezegenlerin hareketleri ancak Newton’dan sonra açıklanabildi: Bununla birlikte, Galileo Galilei’nin eylemsizlik ilkesini bulması önemli bir aşama oldu (daha sonra Newton, bu ilkeyi doğru biçimde ortaya koymuştur): Bir […]
Evrim, canlı varlıkların Yer’in tarihi süresince geçirdikleri dönüşümlerin tümü. Eskiçağ’daki bazı araştırmacılar evrim olgusunu sezinlemişler, Empedokles, Aristoteles, Lucretius ve Ovi- dius, bu olgudan dolaylı olarak söz etmişlerdi. Daha sonra, büyük oranda fosillerin ortaya çıkarılmasına bağlı olduğu için, evrim düşüncesi paleontolojinin gelişmesine koşut olarak ilerledi. Bununla birlikte evrimcilik düşüncesi XVIII. yy’ da bile tam olarak benimsenmemişti: […]
Evren’deki atom çekirdeklerinin ve moleküllerin oluşumunu, Yerden gözlemler yaparak ya da doğrudan doğruya gezegenler yüzeyinde deneyler gerçekleştirerek inceleyen bilim dalı. Samanyolu, ışığı düzgün biçimde dağılmış bir kuşak değildir; bazı yerlerinde yıldızların daha seyrek olduğu bölgeler serpiştirilmiş gibidir. Bu durum, arkasındaki yıldızların ışınımlarının geçmesini engelleyen gaz ve toz “bulutlarının” varlığının oluşturduğu bir görüntüdür. Söz konusu madde […]
Evren’i yöneten yasaları inceleyen bilim. Kendi gök adamız içinde çok genç (bir kaç milyon yıllık), çok yaşlı (bir kaç milyar yıllık) ve doğmakta olan yıldızları görmekteyiz, içinde bulunduğumuz yöresel gökada kümesi gözlendiğinde de, aşağı yukarı günümüzdeki (onbinlerce yüdır süregelen bir bugün) durumunda görünür. Ama, bazı uzak gökadaları, sözgelimi, bir milyar yıl önceki durumlarıyla görürüz; bu, […]
NEWTONCU EVRENOLUŞ KURAMLARI Newtoncu evrenoluş kuramlarının temel varsayımları şunlardır: 1. Evren bir Eukleides uzayıdır; 2. ışık hızı sonsuz olarak kabul edilir; 3. madde, Evren içinde düzgün biçimde dağılmıştır; ortalama yoğunluğu sıfir değildir. Böylece, yançapı r olan bir küre göz önüne alınırsa, yüzey çekimi: g = re G pr olur.p yoğunluk, G çekim sabitidir. Yani, r sürekli olarak artacak olursa, […]
Evren, gözlediğimiz uzaklıkta, aşağı yukarı bizimkine benzeyen gökadalarla dolu gibi görünmektedir. Bu gökadaların uzay içindeki dağılımı nasıldır? Evren’deki ortalama madde yoğunluğu ne kadardır? Evren’in yapısının araştırılmasına geçmeden önce bu iki sorunun yanıtlanmasına çalışılmalıdır. Gökadaların Uzaydaki Dağılımı a) Gökada koordinatları. Referans düzlemi olarak gökadanın bakışım düzlemi alınır. Boylamların başlangıç noktası, gökada dairesi ile ekvator düzleminin ilkbahar […]
Evren, yıldızları, gökadaları, yıldız kümelerini, gaz ve bulutları kapsayan maddeyle dolu uzayın bütünü. Kopernik’e (1473-1543) kadar insanlar, Yer’in hareketsiz ve çevresinde dönmekte olan küçük boyutlu bir Evren’in merkezinde yer alan bir cisim olduğunu sanıyorlardı. Günümüzdeyse Yer. artık sonsuz değilse bile, uçsuz bucaksız bir Evren’in içine serpilmiş bir kum taneciği gibi düşünülmektedir. Merkür, Venüs ya da […]
Evcilleştirme, yararlanma amacıyla hayvanları eve ve insana alıştırma. Evcilleştirme kavramını açıklamak pek kolay değildir. Gerçekten bazı durumlarda, evcilleştirme, hayvan terbiyesinden ya da bir yaban hayvanının insanlara alıştırılmasından güçlükle ayırt edilir. Gerçek anlamıyla evcilleştirilmiş hayvanlar, insanların koşum, avlanma, korunma, beslenme, vb. alanlarda yararlandıkları hayvanlardır; bazıları da yalnızca parkları ya da havuzları (süs balıkları) süslemek ya da […]
Leonhard Euler, İsviçreli matematikçi (Basel, 1707- Petersburg, 1783). Matematik konusundaki ilk bilgilerini babası Paul Euler’den aldıktan sonra, tanrıbilim okuması için Basel’e gönderilen Leonhard Euler, bu arada babasının arkadaşı olan jean Bernoulli’nin matematik derslerini izledi. 1727’de jean Bemoulli’nin oğullan Daniel ve Nicolas Bemoulli, Katerina I tarafından, Petersburg’da kurulmuş olan Yeni Bilimler Akademisi’ne çağrılınca, Euler de onlarla […]
Son Yorumlar