Karaciğer, karın boşluğunun sağında yer alan ve öd salgılayan organ.
Büyük hacimli bir sindirim bezi olarak kabul edilebilen karaciğerin, boşaltma ve depolama gibi önemli işlevleri vardır; ayrıca kanın kimyasal yapısı da bu organ tarafından denetim altında tutulur.
Kahverengiye yakın kırmızı renkli bir kütle olan karaciğer, diri bir yapıdadır, sağlıklı bir erişkinde ağırlık yaklaşık 1 500 gr’dır. En büyük boyutu enine, 28 cm kadardır. Karaciğer, önden arkaya 15 cm gelir, kalınlığıysa 7 cm kadardır. Karnın sağ bölümünde, diyaframla mide arasında bulunan karaciğer karın zarı altı bağlarla yerinde tutulur.
Yüzeyi kaygan olan karaciğerin üç yüzü vardır: Dışbükey olan üst yüz; biraz içbükey olan alt yüz; arka yüz. Organ “H” biçimindeki üç çizgiyle birbirine eşil olmayan dört loba ayrılır: Sağ lop; sol lop; Spiegel lobu; kare lop. Alt yüzde birçok oluk bulunur, bunlardan biri, yani karaciğer göbeği, karaciğerle ilgili bütün damar ve sinirlerin giriş kapısı durumundadır. Karaciğer atardamarı, kapı toplar damarı, lenf damarları buraya gelirler. Gene karaciğer kanalı da karaciğer göbeği düzeyinde ortaya çıkar, sonra kanal iki kola ayrılır; bunlardan biri safra kesesine ulaşan safra kesesi kanalıdır; karaciğerin alt yüzünün karşısında, içinde safranın biriktiği bir depo gibidir; öbürü, koledok kanalıdır, onikiparmak barsağının doğru yönelir ve burada bir büzücü kas yaparak ağızlaşır.
Karaciğerin dört lobu çokyüzlü lopçukların bir araya gelmesiyle oluşur. Lopçuklar 1-2 mm uzunluğunda, 1 mm genişliğindedir ve temel yapıyı oluştururlar. Her lopçuğun ortasında karaciğer toplardamarının bir dalı, lopçuk merkezi toplardamarı vardır; bu yapıyı karaciğer hücreleri çevreler. Lopçuklar kapı toplardamarından ve karaciğer atardamarından gelen kılcaldamarlarla zengin bir biçimde damarlanmaktadırlar. İşte bu lopçuklar biçiminde öbeklenmiş olan karaciğer hücreleri, karaciğerin birçok fizyolojik işlevini sağlar. Oluşan safra, ince kanalcıklara yollanır, daha sonra da karaciğer kanalı içine boşaltılır. Karaciğer, Glisson kapsülü olarak adlandırılan sağlam bir kapsülle çevrilidir.
KARACİĞERİN FİZYOLOJİK İŞLEVİ
Karaciğerin çok sayıda fizyolojik işlevi vardır: Safra salgısı açısından bir dışsalgı bezi, metabolizmayla ilgili, zehirlenmeyi önleyici ve kanla ilgili görevleri açısından da bir içsalgı bezidir. Ayrıca ısı üretimiyle de ilgili bir işlevi vardır. A—B—D—K vitaminleri ve mide tarafından üretilen kansızlığa karşı bir etkenin depo yeri karaciğerdir.
Karaciğer yaşam için vazgeçilmez bir organdır. İşlevsel olarak olağanüstü güçtedir ve kütlesinin % 80 kadarının yitimi bile işlevlerinin sürmesini engelleyemez. Üstelik, karaciğerin şaşırtıcı bir yenilenme yeteneği vardır. Fareler üstünde yapılan araştırmalardan, kütlesinin 2/3’si yıkıma uğramış bir karaciğerin bile en az üç hafta içinde etkin olarak tüm kütlesine ulaşabildiği saptanmıştır.
SAFRA SALGILAMASI
Karaciğer hücreleri tarafından gerçekleştirilir. Kolesterol, safra tuzları ve safra boyalarından oluşan safra, safra kesesinde birikir, yemek yeme sırasında da kasılmalarla buradan dışarı atılır. Karaciğerin çalışma eksikliği ya da safra yollarının tıkanması durumunda safrayı oluşturan temel öğelerden bir ya da birçoğu kanda tutulabilir. Kanda biriken maddeler sidiğe geçerler, yapılan biyolojik incelemelerle bunların dozları belirlenir.
METABOLİZMAYLA İLGİLİ İŞLEVLER
Sindirim kanalı tarafından emilen su ve üç çeşit besin grubu (glüsit- ler, lipitler, protitler) bu işlevlerle ilgilidir. Su, bedenden atılmasında rol oynayan karaciğerden geçer, ancak herhangi bir karaciğer bozukluğunda suyun atılmasında gecikme olur. Glü- sitler, organizmanın gereksinimine göre yeniden glikoza dönüşebilmek üzere glikojene dönüşmüş olarak depo edilir.
Hasta bir karaciğer glikozun kana geçmesine engel olamaz, glikoz ancak sidik yoluyla atılabilir; sidikteki şekerin dozu, laboratuvar yöntemleriyle belirlenebilir. Lipitler önce karaciğerde tutulurlar, ardmdan ayrışarak, keton cisimlerin oluşmasına yol açarlar. Bu işlev aksayacak olursa, yağ fazlası ortaya çıkar. Protitler karaciğere aminoasitler halinde gelirler. Burada amonyak ve keton cisimlerine ayrışırlar. Amonyak daha sonra böbrekten atılmak üzere üreye dönüşür.
ZEHİRLENMEYİ ÖNLEYİCİ İŞLEV
Karaciğer, zehirlenmeyi önleyici işlevi sayesinde organizmanın bazı anormal madde ve artıklardan kurtulmasını sağlar. Bu işlevin testi de yapılabilir; plazma tık saflaştırma olarak adlandırılan bu testte, boyarmadde, sözgelimi bromsülfonftalein damar yoluyla verilir ve kandan kaybolma eğrisi saptanır.
KANLA İLGİLİ İŞLEV
Karaciğerin kanla ilgili işlevi çok önemlidir. Karaciğer hücreleri, serum albümini. fib- rinojen ve bazı pıhtılaşma etkenlerinin yapımında rol oynar. Bu nedenle karaciğer hastalıkları sırasında pıhtılaşma bozuklukları (kanama ve pıhtılaşma zamanlarında uzama) saptanır.
KARACİĞER HASTALIKLARI
Karaciğer her çeşit işlevinin bozulmasına yol açan birçok hastalığa tutulabilir; ama bu bozukluklar bazen gizli kalır, yani belirti vermezler, yalnızca yapılacak laboratuvar testleriyle saptanırlar. Karaciğerin kanseri de az raslanan bir olay değildir, ama çok az olguda birincil olarak görülür, çoğunlukla organizmanın başka bir noktasına oturmuş olan kanserden sonra belirir. Karaciğer apselerine amip hastalıkları ve stafilokok enfeksiyonları sırasında raslamr. Hidatik kist ve siroz da karaciğerin önemli hastalıkları arasındadır. Karaciğer iltihabındaysa karaciğer, zehirlenme ya da iltihaplanma nedenleriyle tümüyle kütlesel olarak hastalanır. Karaciğer iltihabı ivegen ya da süreğen biçimde, asalak veya enfeksiyona bağlı olarak gelişir.
Bir karaciğer hastasının gözle yapılan klinik muayenesinde bile önemli ipuçları alınabilir. Deri ve mukozalar bazen koyu sarı renktedir, bu da sarılığın göstergesi sayılabilir. Sarılığın iki olası nedeni vardır: Safra kesesi ya da safra kanallarında safra tutulması ve karaciğer iltihabı. Bu iki tür sarılık, laboratuvar testleriyle kolaylıkla ayırt edilir. Kolesterol fazlalığı, çoğunlukla cilt kuruluğu ve renkli lekelerle kendini belli eder. Bazen karaciğer o kadar büyür ki, karın çeperini kaldırdığı fark edilebilir. Normal bir karaciğerin elle muayenesinde ele gelmesi olanaksızdır. Büyümesi söz konusu olduğunda, alt kenarı kaburga yayı altında fark edilebilir, böylece de çeşitli özellikleri (kalınlaşmış, düzgün yüzeyli ya da yüzeyden kabarık) belirlenebilir. Karaciğer düzeyindeki ani ağrılar ya da hepataljiler sırta ve sağ omuza doğru yayılırlar. Bunlar ağrıdan çok sıkıntılı baskı duyusu biçiminde kendilerini gösterirler. Çok ağrılı spazmlar biçiminde üst karın bölgesine ya da sağ geğrek bölgesine yerleşen ağrılar, karaciğer ko- likleri olarak adlandırılır. Böyle bir durumda hekimin dikkati karaciğerden çok safra kesesi ve safra kanalları üstünde yoğunlaşır.
Gerdek anlamda karaciğer yetersizliği, saptanmış ya da saptanmamış bir hastalık sırasında gelişir (siroz, karaciğer iltihabı, sıtma, amip hastalıkları) ve birtakım belirli semptomlarla birlikte görülür. Yalnız başına karaciğer yetersizliği varsa, sindirimle ilgili belirtilerle kendini gösterir (iştahsızlık, bulantı, kabızlık, beyaz-paslı dil), bunlara ek olarak yarım baş ağrıları (migren), kaşıntı, kurdeşen biçiminde döküntüler, göz sümüksel zarında gözle görülür bir sarılık, karaciğer bölgesinde künt ağrılar, bazı besinlere karşı görülen dayanıksızlık. Karaciğer yetersizliğinin daha önemli biçimlerinde sindirim sistemi içinde kanamalar, belirgin sarılık, alt üyelerde ödem ve karmzarı boşluğu içinde sıvı birikmesi vardır. Laboratuvar- da yapılan işlevsel araştırma testleri, fizik muayeneyi ve hastanın sorgusunu bütünler niteliktedir. Bütün bunlar, hastalığa yakalanmadan sonra karaciğerin işlevsel olanakları konusunda bir bilanço yapılacak niteliktedir. Testler, sindirim borusu ve safra yollarının radyografik incelemeleri, bazen de endoskopi (karın içine bakma ya da laparoskopi), karaciğer biyopsisi ve sintigrafiyle (radyoaktif izotoplarla inceleme) tamamlanır. Bu incelemenin sonuçları tanıyı doğrulayarak uygun bir beslenme rejimi ve tedavinin düzenlenmesini sağlarlar.
Hocam selam karaciğer zarımda kalınlaşma oluşmuş 3 ay sonra tekrar tomografi istedi doktor ilaç tedavisi vermedi ağrı kesici iç dedi bunun tedavisi nedir veya sıkıntısı nedir aynen koluma vuruyor ağrısı nefes alırken öldürürken nefesim kesiliyor yardımlarınızı umarım
Doktorunuz size en doğru bilgiyi verecektir.acil şifalar..