Kaplumbağalar (Chelonia) takımından sürüngen hayvan.
Kaplumbağalar, en yakın akrabaları olan kotilozorlardan başlayarak Per- miyen’den beri öbür sürüngenlerden ayrı özellikler kazanmışlardır.
Eski kaplumbağaların günümüzde yaşayanlarınkiyle aynı tipte kemik bağalarla donanmış olduklarım gösteren bu devirden kalma fosilleşmiş parçalar bulunmuştur. Kaplumbağaların bağası bu hayvanların temel özelliğidir. Bağa üst ve alt olmak üzere iki bölümden oluşur. Üst bölüm sırt zırhı, alt bölüm karın zırhı olarak adlandırılır.
Kaplumbağaların bütün bedeni bağayla örtülüdür. Yalnız baş, boyun, kuyruk, ön ve arka bacaklar serbesttir ama, gerektiği zaman genellikle bu bölümler de bağanın içine çekilebilir. Kara kaplumbağalarında, karın zırhı, hayvan baş, kuyruk, ön ve arka ayaklarını bağanın içine çektiğinde yere değer. Yanlarda birleşen sırt zırhı ile karın zırhı boynuzsu maddeden yapılmış ve dış deriden oluşmuş plakalarla örtülüdür. Ama bazı kaplumbağalarda, sözgelimi dudaklıkaplumbağagillerde (Trionychidae) olduğu gibi bu plakalar bulunmaz. Bağaya asıl sertlik ve dayanıklılığını kazandıran,boynuzsu plakalar ya da derinin altında bulunan kemik plakalardır. Bu kemik plakalar, iç iskelete bağlı omurlar ve kaburgalarla kaynaşmıştır. Kemik plakaların düzeni ve sayısı, üstteki boynuzsu plakalarınkine uymaz. Birçok tür kaplumbağada başın üst ve yan bölümleri de plakalarla örtülüdür. Gerek baş, gerekse kabuk plakalarının düzeni ve sayıları türe göre değişir; sınıflandırmada da bu özelliklerden yararlandır.
Kaplumbağaların çenelerinde diş yoktur, ama çenelerinin kenarları keskin olup kuşlarınkini andıran bir gaga biçimindedir. Bununla birlikte, kaplumbağalar bu gaga biçimindeki çenelerini genellikle saldırı amacıyla kullanmazlar. Kara kaplumbağaları genellikle otçuldur, ama bazen hayvansal besinlerle (böcekler, vb.), suda yaşayanlarsa, özellikle suda yaşayan hayvanlarla (balıklar, iki yaşayışlılar, kurtlar ve yumuşakçalar) beslenirler. Kaplumbağalar eskiden kabuğun iskeletle ilişkisine göre yarımbağalılar (Atheca) ve tümbağalılar (Thecophorae) olmak üzere iki gruba ayrılmıştı. Bunlardan birincisinde bağa, iskeletle bağlantılı olmayan, deri içine gömülü, birbirinden ayrı küçük plakalardan oluşmuştur. İkincisindeyse, bağa tümüyle alttaki iskelete bağlıdır. Ama son yıllarda bu ayrımdan vazgeçilmiş ve kaplumbağalar, boyunlarını kabuğun içine çekiş biçimlerine göre iki alt takıma (gizliboyunlular [Cryptodira] ve dönerboyunlular [Peurodira], ayrılmıştır.
Gizli boyunlular alt takımında baş, bağanın içine, boyun, bedenin orta ekseni boyunca, düşey düzlemde yana bükülmeden çekilir; döner boyunlular alttakımındaysa, baş bağanın içine, boyun yana doğru bükülerek çekilir.
Dönerboyunlular
Dönerboyunlular alttakımından olan türler hemen hemen yalnız Güney yarıkürede bulunurlar. İki ailesinden biri olan çamurculkaplumbağagiller (Pelomedusidae) ailesinde baş. bağanın içine çekilirken, boyun önce, bedenin orta ekseni boyunca biraz geri çekilir, sonra yana bükülür (Afrika’da yaşayan Pelomedusa ve Pelusios cinsleriyle Güney Amerika ve Madagaskar’da yaşayan Podocnemis cinsi). Yılanboyunlukaplumbağagiller (Chelidae) ailesindeyse, baş, boyun asla bedenin orta ekseni boyunca geri çekilmeksizin doğrudan yana doğru bükülerek, bağanın içine çekilir (Avustralya ve Yeni Gine’de yaşayan Chelodina ve Emydura cinsleri; Güney Amerika’da yaşayan Chelus ve Hydromedusa cinsleri, vb.).
Gizliboyunlular
Başın, boyun, bedenin düşey düzlemi boyunca S harfi çizecek biçimde bükülerek, geri çekildiği ve sonra tümüyle görülmez olduğu gizliboyunlular (Cryptodira) alttakımı, suda ya da karada yaşayan çok küçük ya da çok büyük çeşitli kaplumbağa türlerini kapsar ve her biri az ya da çok sayıda cins ve türü içine alan, günümüzde de yaşayan üyelöri bulunan 10 kadar aileye ayrılır. Başlıcaları şunlardır:
KARAKAPLUMBAĞASIGİLLER (TESTUDİNİDAE)
Silindir biçiminde güdük bacaklı, çok kısa parmaklı ve dünyanın her tarafında, yalnızca karada yaşayan cinsleri içine alan bir ailedir. Testudo cinsi, soğuk bölgeler ve Okyanusya dışında her yerde bulunur. Testudo elephantopus Galapagos adalarında. Testudogigantea Şeyşel adalarıyla Aldabra adalarında yaşar.Ülkemizde bu cinsin iki türü vardır: Bunlardan biri Yunanistan kaplumbağası (Testudo graeca), öbürü Trakya tosbağasıdır (Testudo hermanni).
TATLISUKAPLUMBAĞASIGİLLER (EMYDİDAE)
Durgun sularda, akarsularda, bataklıklarda yaşayan ve etçil olan, aynı zamanda da birçok cinsi kapsayan bu ailenin kuru ve kumsal yerlerde yaşayan, aşırı sıcaktan korunmak için toprağı kazan. Kuzey Amerika’nın Terrapene cinsi gibi karada yaşayan türleri de vardır. Türkiye’de de yaşayan Avrupa bataklık kaplumbağası (Euıys orbicularis) durgun sularda yaşar; denizin kıyıya yakın yerlerinde ve acı suda da bulunan bu tür. kışı, suyun dibinde geçirir. Bu aileden Türkiye’de bir de, sırt zırhı ile karın zırhı birbirine tam birleşmemiş olup, arada bir deri bulunan Emys cinsinin tersine, sırt zırhı ile karın zırhı kaynaşmış olan Mauremys cinsine bağlı bir tür olan çizgili kaplumbağa (M.Caspica) bulunur.
DENİZKAPLUMBAĞASIGİLLER (CHELONİİDAE)
Boyun çok kısadır ve baş, bağa içine ya çok az çekilebilir, ya da hiç çekilmez. Bağa fazla kubbeli değildir. Ayaklar yüzgeç biçimindedir. Bunlar suda, özellikle de denizde yaşayan kaplumbağalardır, balıklarla ve kabuklarım güçlü çeneleriyle kırdıkları yumuşakçalarla beslenirler. Bu aileyi oluşturan cinsler arasmda Chelonia cinsi, etinden yararlanıldığı için inşam yakmdan ügüendirir. Sıcak denizlerde yaşayan bu cinsin Akdeniz’de yaşayan, dolayısıyla Türkiye sularında da bulunan türü çorba kaplumbağası ya da yeşil kaplumbağadır (Chelonia mydas). Bağa uzunluğu 1,40 m, ağırlığı en çok 425 kg kadar olabilen bu türden başka, sularımızda aynı aileden olan, Ege ve Akdeniz’de yaşayan adi deniz kaplumbağası ya da karet kaplumbağası [Caretta caretta] bulunur. Bu türün bağa uzunluğu 1- l,20m,ağırlığıysa450 kg kadar olabilir.
DUDAKLIKAPLUMBAĞAGİLLER (TRİONYCHİDAE)
Çok yassı olan bağa oval ya da hemen hemen yuvarlaktır ve üstü deriyle örtülüdür (boynuzsu plakalar bulunmaz). Başın ön bölümünde yumuşak bir hortum vardır; burun delikleri bu hortumun ucundadır. Parmaklar arasında yüzme zarı oluşmuştur. Geniş bir yayılma alam olan bu aile üyeleri, Asya, Afrika ve Kuzey Amerika’nın bazı göl ve ırmaklarında yaşarlar. Türkiye’de Trionyx cinsinin iki türü bulunur. Fırat kaplumbağası (Trionyx euphraticus) Fırat ve Dicle’de yaşar; boyu 1 m’yi geçmez. Akdeniz’e dökülen bazı ırmaklarda ve denizkulaklarmda yaşayan nilkaplum- bağasıysa (Trionyx triuııguis) ülkemizde Köyceğiz gölü ile Kükürt gölünde vardır. Bu türün boyu 1 m’yi geçebilir.
KAPANKAPLUMBAĞAGİLLER (CHELYDRİDAE)
Tatlı suda yaşayan uzun kuyruklu, başı ve boynu belirgin bir biçimde tümsecikli olan büyük kaplumbağaları içerir. Bağanın tümüyle kemikleşmesi için uzun zaman geçmesi gerekir. Kuyruk, altderi kökenli plakalarla örtülüdür. Tek cinsi olan Chelydra (Amerika’da bulunur) Eyosen’den beri bilinir.
BAĞASIZKAPLUMBAĞAGİLLER (DERMOCHELİDAE)
Bu ailenin bir tek cinsi (Dermochelys) vardır. Bağasının dış deriden oluşmuş plakaları bulunmayan ve bağası alttaki iç iskelet öğelerine kaynaşmamış olan bu cins, eskiden öbür kaplumbağaları kapsayan tümbağalılara (Thecophorae) karşı, yanmbağalılar (A theca) adı altmda ayrı bir alttakım olarak kabul ediliyordu ama günümüzde geçerli olan sınıflandırmaya göre, gizliboyunlular alttakımının bir ailesi olarak kabul edilir.
Bütün tropikal denizlerde bulunan ve bazı örnekleri Kuzey yarıkürede İngiltere kıyılarına ve Güney yarıkürede Ümit burnu yakınlarına kadar yayıla- bilen Dermochelys, 2,40 m boya ve 450-500 kg ağırlığa erişebilen büyük bir kaplumbağadır. Triyas’tan beri yaşayan bir tür olması nedeniyle, yaşayan bir fosil sayılır.
Son Yorumlar