Hiyeroglif Nedir?

Eski Mısırlıların, konuşma dilindeki sözcükleri yazıya aktardıkları zaman kullandıkları işaretlerden her biri. Hiyeroglif yazısı 1822’de Fransız Champollion (1790-1832) tarafından ünlü Reşid taşındaki üç dilli yazıttan yararlanılarak çözüldü. Söz konusu yazıyla oluşturulmuş en son metin 24 Ağustos 394 tarihini taşır.

XVIII. Sülaleden kalma bir hiyeroglif dikme taş.

XVIII. Sülaleden kalma bir hiyeroglif dikme taş.

Nil kıyılarında İ.Ö. 3100 yılına doğru, I. firavun sülalesi döneminde ortaya çıkan Mısır yazısı, bilinen ilk yazılar­dandır. Fenike alfabesinde olduğu gibi harflerden değil de insan, kuş, memeli hayvan, bitki ve gündelik yaşamda kullanılan eşyaların resim­lerinden yararlanan bu yazı, Eski Mısır’da bulunan hayvanlar ve bitki­ler, araç gereç ve kap kacakların ayrıntılı bir katalogunu oluştu­rur.

Hiyeroglif sistemi oldukça karmaşık­tır ve yansıtmayı başardığı edebiyat incelikleri, firavunlar döneminde Mısır’ın piramitlerden başlayarak ulaştığı yüksek uygarlık derecesini gözler önüne serer.

İdeogramlar Ve Fonogramlar

Sayıları yedi yüz kadar olan hiyerog­liflerin yazıda iki işlevi olabilir. İDEOGRAM. Elle tutulup gözle görü­len nesnelerin ve fiziksel eylemlerin gösterimidir; biçimiyle, belirtilen anlamı çağrıştıran ideogram, söz konusu yazının temel işaretini oluş­turur. Sözgelimi “balık”, “ev” ya da “düşmek” eylemini belirtmek için Mısırlılar, bir balık, bir ev ya da yerde bir adam resmi çizerlerdi. Ama, ideogramın kullanımı hiçbir soyut düşünceyi, hiçbir fiil çekimini, baba, oğul, sevgi, vb. hiçbir sözcüğü belirt­meye olanak vermediği için sınırlıdır. Elle tutulur,gözle görülür gerçekliğin bir figürle gösterilmesinden, dildeki seslerin aktarımına geçilmesi, her şeyi belirtebilecek bir yazıyı bulmak için, aşılması gereken gerçek bir engel oluşturuyordu. Sözgelimi “oğ­lumu seviyorum” gibi bir tümce nasıl yazılabilirdi? İşte bu sorun fonogramla çözüldü.

FONOGRAM. Belli bir sesi anımsa­tan hiyeroglif (fonogram) kullanı­mında, işaretlerden, ideografik de­ğerleri için değil de ses bilgisel değerleri için, anımsattıkları sesler için yararlanılır. Buna göre,bir ördeği gösteren ve sa olarak okunan hiye­roglif, hem ördeği belirlen bir ideogram hem de sâ sesini içeren sözcük­lerin bileşimine (sözgelimi, Mısırlıla­rın sa olarak söyledikleri “oğul” sözcüğünün bileşimine) giren bir fonogram olarak kullanılabilir.

Aynı biçimde, mer olarak okunan çopcı’nın hiyeroglifi, hem çopo’nın yazımında bir ideogram, hem de gene mer olarak söylenen s ovmak sözcü­ğünün yazımında fonogram olarak kullanılır.

Fonogram ilkesiyle sesbilgisel olarak bütün sesler, dolayısıyla da dildeki bütün sözcükler yazılabilir.

İdeografik Ve Belirleyici Çizgi

Zamanla ideogramlar ve fonogramlar sistemi yetkinleştirildi: Yazılan hiye­roglifin değeri üstünde her türlü yan­lış anlaşılmanın önüne geçebilmek için ideografik işaretin altına, dikey bir çizgi konarak bunun fonogram sanılması önlendi; sesteş sözcükleri, bir başka deyişle, anlamları değişik, yazılışları ve okunuşları aynı olan sözcükleri birbirinden ayırt etmek için özel bir hiyeroglif bulundu. Söz­cüğün sonuna yerleştirilen bu işaret (belirleyici) canlıların ya da nesnelerin kategorisini belirtmeye yarı­yordu. Yalnızca görsel bir değeri olan bu öğe okunmazdı. Mısır dilinde tümce, şu düzendedir: Eylem, özne, dolaysız ya da dolaylı tümleçler. Hu öğeler göz önünde tutularak aşağı­daki tümcenin çevirisi anlaşılabilir:

Eylem (başla) çapa ve ağızla belirtil­miştir; bu iki işaret, sesbilgisel değer­leriyle mer (sevmek) sesini verirler. İkinci sözcük bir kâtibin paletini belirtir, bu ideogramın arkasında insanı belirten bir belirleyici yer alır: Bu da katip olan bir erkeği belirtmek­tedir. Üçüncü sözcüğün altına yerleş­tirilmiş olan dikey çizgi, bunun ev (düzlem halinde) ideogramı olarak okunması gerektiğini belirtir. Tümce “Kâtip evi seviyor” biçiminde oku­nur.

Hiyerogliflerin sıralanmasında belli bir düzen yoktur: Gerçekten de bu yazı sağdan sola, soldan sağa, hatta sütunlar halinde yukarıdan aşağıya doğru yazılabilir. Yalnızca yirmi dört yalın ses içermesine karşın Mısır dili hiçbir zaman alfabetik olamamıştır. Evrimi daha çok tersine olmuş ve İ.Ö. I. yy’da hiyeroglif yazısı giderek kar­maşıklaşıp binlerce yeni işaretle donanmıştır.

Hadi Paylaş!Share on FacebookTweet about this on TwitterShare on Google+Share on RedditPin on Pinterest

Comments

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.