Gölcük Nedir? Çevrebilimsel Önemi Nedir? Az derin ve durgun sulu, çevrebilimsel önemi büyük su örtüsü.
Bir gölcüğün çevrebilimsel önemini kavrayabilmek için, nasıl oluştuğunu vene gibi bir evrim geçirdiğini incelemek gerekir. Kil ya da başka bir geçirimsiz kayaç, bir arazi engebesi nedeniyle kendisine kadar ulaşan sellenme suyunu tutar. Bu su, hümüsten aldığı organik maddelerle dolar, bir başka deyişle, yaşam için vazgeçilmez olan öğelerle donanır. Ustelik, oluşmakta olan gölcüğün, çok derin olmaması, güneş ışınlarını kolayca almasına neden olur. Rüzgârın ya da kuşların getirdikleri bir hücreli bitkiler, klorofil içerdiklerinden, sudaki kimyasal elementlerin bireşimini yapabilirler.
Diyatomelerden ve kamçılı suyosunlarından oluşan bu bitkiler, gölcükteki “besin zinciri”nin başlangıç noktası sayılır. Söz konusu bitkiler, bir hücrelilerden (amipler, kirpikliler, güneş hayvancıkları), kabuklu hayvanlardan, rotatorlardan, vb. oluşan hayvan planktonların beslenmesini sağlarlar. Birbirlerini de yiyen bu küçük hayvanlar gölcüğün dibinde yaşayan bazı dip hayvanlarına (böcekler [larvalar ve erişkinler], “tatlı su salyangozları” [yassı tatlı su salyangozları, sivri tatlı su salyangozları], halkalıkurtlar [tubifeksler]) yem olurlar.
Gölcük Kusursuz Bir Ekosistem Örneği
Planktonlar ve dip hayvanları, ikiyaşayışlılar ve özellikle de balıklar tarafından aranırlar. Öte yandan birbirlerini yiyen balıklar da kıllı bedenli (susamuru, kokarca) ya da telekli (balıkçıllar) hayvanlar ve balıkçılar tarafından avlanırlar. Bazı balıklar otçul ya da hepçildir. Gölcüklerde yaşayan hayvanların çoğu, ister iri ister küçük olsunlar, sonunda burada ölürler; kalıntıları dibe çöker ve orada bakteriler tarafından kemirilerek mineral maddelere dönüştürülürler. Çevrim böylece tamamlanır: Bitkiler ve hayvanlar, sonunda gene toprağa dönerler. Demek ki, bir gölcük, kusursuz bir ekosistem örneği oluşturur; yani canlı varlık topluluklarıyla (biyosenoz), bunları konuk eden hareketsiz çevrenin (biyotop) denge içinde bulundukları bir bütündür. Çevrebibimciler için bitki-planktonlar üretici organizmalardır, çünkü bunlar canlı madde üretirler.Bitki planktonlarla beslenen hayvan planktonlar birincil “tüketiciler”dir; hayvan-planktonları yiyenlerse ikincil “tüketiciler’i oluşturur. Böyle bir beslenme zinciri, bir enerji aktarımı merkezidir. Gerçekten de, güneş ışımasından gelen enerji, belli bir oranda bitkilerin klorofilleri tarafından soğurulur; bu “birincil üretkenlik” birincil tüketiciler tarafından kullanılır; geri kalanlarsa bakteriler tarafından ayrıştırılır. Sonuç olarak, zincirin her halkasında enerjinin bir bölümü yitirilir. Gölcüğün “çevresel etkililiği” de buradan kaynaklanır.
Aynı zamanda, bir biyokütle piramidi de oluşturulabilir. Bunun için, gölcükte yaşayan çeşitli canlıların ağırlığı (biyokütle) hesaplanmaya çalışılır. Sözgelimi Florida’daki bir küçük gölde, metrekareye düşen biyokütle 863 gramdır; bu biyokütlenin dağılımıysa şöyledir: 809 gr üretici; 37 gr birincil tüketici; 12,5 gr ikincil tüketici; 4,5 gr ayrıştırıcı (bakteriler).
Son Yorumlar