Fransız gökbilimcisi (Saint-Lö, 1811-Paris, 1877).
Saint-Lö ve Caen’da öğrenim gördüktün sonra Ecole Polytechnique için hazırlanmak üzere Paris’e geldi, 1831’de girdiği bu okulu bitirince tütün eksperi oldu ve bir ara kimya ile ilgilendi. 1837’de eski matematik öğretmenlerinden birinin kızı ile evlendi. Bu dönemde kendini tümüyle gökbilime, özellikle de gök mekaniğine vermeye karar verdi.
Neptün’ün Bulunması
Neptün’ün bulunması için yapılan çalışmaların başlangıcı 13 Mart 1781’de William Herschel’in Uranüs’ü bulmasına kadar uzanır: Uranüs’ün çizelgeleri düzenlenince, gökbilimciler, gözlenen konumların hesaplanan konumlarla çakışmadığını gördüler. Gökbilimci Alexis Bouvard 1821’den başlayarak Uranüs’ün bu düzensiz hareketinin “herhangi yabancı bir etkiden” ileri gelip gelmediğini düşündü ve 1783’ten 1820’ye kadar yapılan gözlemlerden yeni gökgünlükleri oluşturdu.
1830’da,gözlenen ve hesaplanan konumlar arasmdaki fark 20 yay saniyesini geçiyordu. Yeğeni Eugene Bouvard onun yerini alarak araştırmaları sürdürdü ve hesaplarını doğruladı. Bir başka Fransız gökbilimcisi Arago da Uranüs’ün, Jüpiter ve Satürn’ün bozucu etkilerinden başka bozucu etkilere uğrayıp uğrayamayacağını, böyle bir etkiye uğradığında bozucu cismin göğün hangi bölgesinde bulunduğunun ortaya çıkarılıp çıkanlamayacağı sorununu saptadı ve çözümün araştırılmasını 1845’te iyi bir hesap uzmanı olan Le Verrier’ye verdi.
Le Verrier bir yıldan daha kısa bir süre içinde sorunu çözdü ve durumu 18 Eylül 1846’da gökbilimci Galle’a yazdı. Galle’ın yönettiği Berlin gözlemevi göğün söz konusu bölgesinin bir haritasını çıkardı; 23 Eylülde, Gaile, dürbününü belirlenen doğrultuya yönelttiğinde, orada, haritada bulunmayan 8. kadirden bir gökcismi gözledi. Bumi izleyen günlerde gökcismi, çevresindeki yıldızlara göre yer değiştiriyordu. Böylelikle bunun bir gezegen olduğu kesin olarak anlaşıldı ve buna Neptün adı verildi. Le Verrier de bilim çevrelerinde iyice tanındı.
Bu başarının aslında İngiliz gökbilimci Adams ile paylaşılması gerekirdi. Çünkü aynı dönemde Adams da aynı soruna eğilmiş ve aynı sonucu bulmuştu. Ama Greenwich gözlemevinin gökbilimcileri Adams’ın kendilerine verdiği bilgileri ciddiye almadılar ve belirlediği bölgeye teleskoplarını bile yöneltmediler. Le Verrier, tartışma götürmeyen hesapçı yeteneğiyle olduğu kadar, o zamanlar çevresindeki insanlarla geçimsizliğiyle de tanınmaktaydı. 1854’te Paris gözlemevinin müdürlüğüne atanan Le Verrier, gözlemevinde çalışan gökbilimcilerle anlaşamaması üzerine 1870’te görevinden alındı. Ama 1873’te yeniden göreve alındı ve bundan sonraki zamanını çevresindeki insanlarla çatışmaktan çok gök mekaniğine ayırdı.
Son Yorumlar