Norveçli romancı (Garmostraeet, Lom yakınları [Gudbrandsdal vadisi], 1859-Nörholm, Grimstad yakınları, 1952).
Açlık Romanı
Çocukluğunu ve ilk gençliğini Nordland’da geçirdikten sonra, A.B.D’ne göç edip, iki yıl sonra geri dönen ve 1886’da yeniden A.B.D’ne giden Knut Hamsuıı, Avrupa’ya dönüşünde Kopenhag’a yerleşti. Yaşamı serüvenler içinde geçti, Norveç’te öğretmenlik, yol işçiliği, tezgâhtarlık, kapıcılık yaptı; A.B.D’nde tarım işçisi, tramvay sürücüsü, memur olarak çalıştı, arada bir de konferanslar verdi.
Bu uzun yoksulluk ve umutsuzluk yılları boyunca, kendi kendini yetiştirmek amacıyla okuduğu kitaplar, Knut Hamsun’un yazar olma isteğini pekiştirdi. İlk romanı Açlık’ın (Sult, 1890) yayımlanmasıyla, büyük, bir başarı kazandı ve bu romanın, “saçma” duygusunun ortaya çıkışında büyük etkisi oldu. Lirizmle melankoli arasında gidip gelen yapıt, manevi ve fiziksel düşkünlüğün kurbanı olan bir “ruh”un değişik durumlarını yansıtmakta, açlıktan kıvranan bir adamın nereye gideceğini bilemeden, şaşkın dolaşmasını dile getirmektedir.
İnsanın, kendi çelişkileri karşısında, “varoluşun yabancısı” olarak çizildiği Pan (1894). Manken Vendt gibi romanlardan sonra Knut Hamsun, toplumsal romanlara yöneldi. Bu romanlarda, toplum ve uygarlıkla kuramadığı bir ilişkinin tutsağı olan insanın iç monologunu sürdürdü: Son Sevinç (1912): dünün İnsanı (1913); Toprağın Uyanışı (1917); Vod Higots Porl (Krallığın Kapılarında, 1895); Livets Spil (Yaşamın Oyunu, 1896), AfUmröede (Batan Günün Ateşleri, 1898) adlı yapıtlardan oluşan ve Nietzsche’den esinlenerek yazdığı roman üçlemesinde, Germen ırkını tutkulu bir biçimde yüceltti.
Knut Hamsun başlangıçta ataerkil bir Norveç’ten sanayileşmiş bir Norveç’e geçişi dile getirdi; ardından köylü ağırbaşlılığına duyduğu özlem ve doğal güçlere yönelme sonucu Dünya Nimeti (Markens Gröde, 1917) adlı destansı yapıtını yayımladı. 1920’de Nobel Edebiyat Ödülünü kazanan ve aynı yıllarda Norveç’in güneyinde, kırlar ortasındaki küçük Nörholm şatosuna çekilen Knut Hamsun burada tek başına yaşadı, Göçebe (Land Strykere. 1927), Man Livnl Lever (Ama Yaşam Sürüyor, 1933) ve Ringen Slullet (Çember Kapandı, 1936) adlı romanlarında serüvenci bir insan tipini işledi, 1939’da, 80 yaşındayken, nazizmin sözcülüğünü yapan Knut Hamsun, gene de işlediği konularla (özlem dolu bir yaşam, bekleyiş, başıboşluk), akıcı anlatımıyla, yazılarındaki çekicilikle XX. yy’ın önemli yazarları arasındaki yerini korudu.
Son Yorumlar