İtalyan ressamları: Fra Filippo (Floransa, 1406-Spoleto, 1469) ve oğlu Fi- lippino (Prato, 1457’ye doğru- Floransa, 1504).
Fra Filippo Lippi
Masaccio, Paolo Uccello ve Piero della Francesca’nın çağdaşı olan Filippo Lippi, sekiz yaşında Floransa’daki Karmelitler Manastırı’na girdi ve 1421’de andiçerek rahip oldu; bu mesleği seçtikten on yıl sonra kendini ressam olarak kanıtladı, aynı sıralarda Masolino (1383-1447) ve öğrencisi Masaccio, Floransa’daki Brancacci Şapeli’nin dekorasyon çalışmalarını üstlenmişlerdi. İtalyan sanat tarihçisi Vasari (1511-1574) bu şapelden söz ederken, yapının Fra Filippo’nun çok hoşuna gittiğini, her gün zevk için oraya gittiğini ve birçok gençle bir arada desen çizdiğini anlatırdı. 1434’te Padova’da gökmavisi fon üstüne Pala Trivulzio’nun yapımı, o tarihe kadar ne yaptığı bilinmeyen ressamın izini bulmaya yaradı. 1437’de Floransa’ya dönen Fra Filippo, tahta üstüne bir Madonna resmi gerçekleştirdi; aynı yıl Aziz Augustinus ile Aziz Frediano Arasında Çocuklu Meryem’i yapmaya başladı: 1443’te tamamladığı bu yapıt, bazı özellikleri bakımından gotik düşüncenin varlığını ısrarla sürdürdüğünü gösterir, ama aynı zamanda sanatçının kompozisyon konusunda, uzamın düzenlemesinden kaynaklanan sorunlara çözüm getirmeye çalıştığını da gözler önüne serer. Filippo Lippi hareket öğesini bulmuş, derinlik etkilerini, figürleri gözalda tma la r ından yararlanan bir dekor içinde sunarak, belirgin ve algılanabilir kılmayı başarmıştır; Fra Filippo’nun dekorlarında kemerler, yarımayaklar, çıkıntılar gibi mimarlık öğelerine,Michelozzo (1396-1472) ve Donatello’dan öykünerek gerçekleştirdiği frizlere yer verdiği görülür. Bu alanda en güzel yapıtları, günümüzde Floransa’daki Uffizi Müzesi’nde korunan Bakirenin Taç Giymesi (1441-1447) ve Azizler Arasında Madonna’dır. Filippo Lippi’nin, yapıtlarında her şeye karşın bir virtüöz gibi hareket etmekten kurtulamadığı sezilir: Bakire’nin Aziz Bernardus’a Görünmesi; Bakire ve Çocuk İsa.
Fra Filippo 1452’ye doğru Prato’ya, katedralin dekorasyonu için çağrıldı; önemli, karmaşık ve projesi gözüpekçe hazırlanmış olan bu çahşma ancak on iki yıl sonra tamamlanabildi. Floransa’dayken çok hareketli bir yaşamı olan Fra Filippo, bu tutumunu Prato’da da sürdürdü, kendisine modellik yapan rahibe Lucrezia Buti’den, Lippi adını bir kez daha üne kavuşturacak olan oğlu Filippino burada doğdu. Cosimo de Medici’nin gözüne girdiği için ressamın bu davranışı örtbas edildi; üstelik kendisine birçok sipariş verildi; bunlar arasında Napoli kralı için bir üçkanatlı da vardı. Spoleto Katedrali’nin absidini süsleyen, yapımına da 1466’da başlanmış ve ressamın ölümünden sonra öğrencisi Fra Diamente tarafından tamamlanmış olan freskler, Fra Filippo’nun sonuncu büyük yapıtını oluşturur. Fra Filippo, Masaccio’nun sanatına ügisiz kalmamış olan kendi kuşağından bütün Toscanalı ressamlar arasmda Fra Angelico’yla birlikte ışık sorunlarıyla ilgilenmiş olan ender sanatçılardan biridir. Bu uğraşma tanıklık eden yapıtları Bartolini “tondo”su (yuvarlak biçimli tablo; 1452) ve Kâhin Kralların Tapınması “tondo”sudur.
Filippino Lippi
Babası tarafından iyi bir biçimde yetiştirilip ondan temel bilgileri öğrendikten sonra eğitimini 1472’de girdiği Botticelli’nin atölyesinde tamamladi. 1483’te kendisinden San Gimignano’daki komün sarayı için iki Tebşir “tondo”su istendi. Aynı yıl Botticelli, Perugino, Ghirlandaio ile birlikte Spedaletto’da Lorenzo de Medici’nin villasının dekorasyon çalışmalarına katıldı. Yeteneği kısa sürede fark edilen Filippino, Brancacci Şapeli’nde Masolino ve Masaccio’nun başlatmış oldukları çalışmayı tamamlamak üzere 1484’te seçildi. Bakire’nin Aziz Bernardus’a Görünmesi’ni (1480’e doğru, Badia Kilisesi) yaptığı dönemde sanatının başlıca özelliğini oluşturan renk öğesine son derece egemen olduğunu kanıtladı, en ince nüanslara, renkle: ri seçmedeki ustalığıyla, özellikle de mavi ve mor renkleri karıştırma biçimiyle ulaştı.
Renkçilik konusundaki yeteneği bakımından Botticelli’yle karşılaştırılabilirse de, Lippi çok şey öğrenmiş olduğu bu ustanın yapıtlarındaki ince armoniye hiçbir zaman ulaşamamıştır,
Floransa’da bulunan Santa Maria Novella’daki Strozzi Şapeli’nin fresklerinin (Aziz Philippos ile Aziz Yuhanna ’nm Öyküsü [yapımı 1498’de başladı, 1502’de tamamlandı]) Filippino’nun yapıtlarında bir başka çalışma biçimini, tuhaflık ve sıradan bir özgünlüğün egemen olduğu bir üslubu ortaya çıkardığıgörülür.Bundan böyle, yorumlarında bir gevşeme başlamış, Filippino yeteneğini etkili bir biçimde denetleyemez hale gelmiştir; sanatçının klasisizmin doğmakta olduğu bir dönemde özenticiliğe yöneldiği görülür. Aziz Tommaso’nun Zaferi (Caraffa Şapeli) adlı yapıtından Azize Aruıa ile joachim’in Karşılaşması (1497) adlı çalışmasına kadar, 1488’den sonra ve çoğunlukla Roma’da gerçekleştirmiş olduğu pek çok yapıt, Filippino’nun resim sanatının, bir üsluplar karmaşasını yansıttığı dönemle ilgilidir.
Son Yorumlar