İtilaf Devletleri kuvvetleri, Mondros Mütarekesi’nden beri İstanbul’da bulunuyorlardı, ama işgal sözcüğü kullanılmıyordu. Meclis-i Mebusan’ın Misak-ı Milli’yi kabul etmesi onlara işgal için bekledikleri bahaneyi yaratmıştı. 16 Mart 1920 günü, İstanbul limanında bulunan İtilaf donanması, toplarını İstanbul kentine çevirdi. Zırhlılardan karaya büyük kuvvetler çıkartıldı ve köşe başlarına makinalı tüfekler yerleştirildi, hükümet daireleri, kışlalar işgal edildi, Şehzadebaşı karakolu basılarak altı asker şehit edildi, on beş asker de yaralandı, bazı milletvekilleri tutuklandı. Meclis-i Mebusan, 18 Mart 1920’de işgali protesto için çalışmalarına ara verdi. 11 Nisan 1920’deyse Meclis kendini feshetti.
İstanbul’un işgali üzerine Mustafa Kemal Paşa, Ankara’da bir Meclis toplanmasının gereğini kolordu komutanlıkları ve valiliklere 17 Martta bildirdi. Mustafa Kemal Paşa kurucu meclis niteliğinde düşündüğü Meclis’ in on beş gün içinde toplanmasını istiyordu.
Bazı kolordu komutanlarının kurucu meclise taraftar olmamaları nedeniyle Mustafa Kemal Paşa, bu kez olağanüstü yetkilere sahip bir meclis deyimini kullanarak, 19 Martta seçimlerin yapılmasını bir genelgeyle bildirdi.
Son Yorumlar