Ülke bütünlüğünü korumak, ulusal egemenliğe dayalı, tam bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak için girişilen, çok cepheli savaş.
Kurtuluş Savaşı’nı hazırlayan koşullar, Mondros Mütarekesi’nin imzalanması (30 Ekim 1918) ve uygulanmasındaki adaletsizlikler ve haksızlıklar sonucunda belirginleşmiştir.
Mondros Mütarekesi’nin imzalanması sırasında İtilaf Devletleri bu mütarekeye görünüşte, Osmanlı Devleti’ni yok edici, “kayıtsız şartsız teslim” duygusunu verecek açık hükümler koymaktan kaçınmışlar ama Birinci Dünya savaşı sırasında aralarında vardıkları gizli paylaşma anlaşmalarının uygulanabilmesi için yeteri kadar esnek ve yoruma açık bir metin düzenlemekte de büyük dikkat göstermişlerdir.
Osmanlı İmparatorluğu’nun paylaşılması, 1774’ten beri Avrupa’da yürütülen “Doğu siyaseti”nin temelini oluşturuyordu. İtilaf Devletleri, Birinci Dünya savaşında Osmanlı Devleti’ nin ortadan kaldırılmasında kararlıydılar, Mondros Mütarekesi de bu kararın uygulanmasına olanak veren bir belge niteliğindeydi.
Gerçekte çöküntünün tam kıyısında bulunan Osmanlı Devleti, dört yıl boyunca sekiz cephede (Irak, İran, Suriye, Sina, Galiçya,Çanakkale,Romanya ve Kafkasya) savaşmış ve sonunda müttefiklerinin de teker teker yenik düşmesiyle, mütareke önerisinde bulunmak zorunda kalmıştı.
İtilaf Devletleri, Osmanlı İmparatorluğu’nun savaşa girmesinden sonra aralarında yapmış oldukları birtakım görüşmeler sonucu imparatorluğun paylaşılması konusunda bazı uzlaşmalara varmışlardı.
Bu anlaşmalar dizisine karşın Paris Barış Konferansı toplandığında, özellikle iki büyük etken uluslararası ilişkileri önemli ölçüde değiştirmişti: Çarlık Rusyası’mn yıkılması ve A.B.D’nin savaşa katılarak Avrupa barışı üstünde söz sahibi durumuna gelmesi. Bolşevik hükümeti, iktidarı alır almaz mütareke istemiş ve Çarlık hükümetinin bütün gizli anlaşmalarını da açıklamıştı. 3 Mart 1918’de imzalanan BrestLitovsk anlaşmasıyla Ruslar, Kars, Ardahan ve Batum’u OsmanlIlara vermeyi ve Doğu Anadolu’dan çekilmeyi kabul ettiler.
Öte yandan, A.B.D. başkanı Wilson’ ın 8 Ocak 1918’de açıkladığı 14 ilkeden birincisi, gizli olarak yapılan anlaşmaları geçersiz saymaktaydı. Aynı tutumu Paris Barış Konferansı’nda da takınınca, Osmanlı İmparatorluğu’nun paylaşılması konusundaki uzlaşmalar geçersiz kaldı. Bu nedenle, Paris Barış Konferansı’nda Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanması konusu uzun ve çekişmeli görüşmelere yol açtı.
Son Yorumlar