Yeryuvarlağını kimyasal açıdan inceleyen bilim dalı.
jeoloji, mineral bilim, hidroloji, kimya, fiziksel kimya, hatta gök fiziği gibi çeşitli bilim dallarından yararlanan jeokimya üç dala ayrılır: Betimleyici jeokimya; kuramsal jeokimya ve uygulamalı jeokimya.
jeokimyanın bağımsız bir bilim haline gelmesini sağlayan ilk büyük çalışmalar, ateş etkisiyle ve başkalaşımla oluşmuş kayaçlardaki elementlerin özelliklerini ortaya koyan Norveçli Victor Moritz Goldschmidt’in (1888-1947) çalışmalarıdır.
Yerkabuğunun Çevrimi ve Elementleri
Aynı sürede birçok araştırmacının yürüttüğü tortul kayaçların incelenmesi, jeokimyasal çevrim kavramım açığa çıkarmıştır. Bu çevrim, aşınma, değişme, taşınma, tortulaşma, başkalaşım gibi olayların sonucu olan jeoloji çevrimi sırasındaki jeolojik bir oluşumun bileşeni olan kimyasal elementlerin davranış biçimiyle ilgilenir. 1950’den başlayarak gelişen çok sayıdaki incelemeler, kimyasal veri dökümlerinin kesinliğinin ve sayısının artmasını sağlamıştır. Fizik yasalarından (termodinamik, katilar fiziği, vb.) yararlanan kesin açıklamalar, sürekli bir gelişme içinde olan kuramsal modellerin yapılmasını sağlamışlardır. Kimyasal elementlerin yerkabuğundaki bolluğu çok değişkendir. Başlıca sekiz ana element seçilir: Oksijen; silisyum; alüminyum; demir; kalsiyum; sodyum; potasyum; magnezyum. Bu elementler yalnız başlarına, yerkabuğu kütlesinin % 99’unu oluştururlar. Öbür elementler ikinci dereceden elementlerdir; aralarından yalnızca titan, yerkabuğunun % 0,45’ini, yani bu ikinci derecedeki elementlerin hemen hemen yarısını oluşturur.
Uygulamalar
Çeşitli elementlerin bolluklarının doğal değişimlerini inceleyen ve nedenlerini araştıran izotop jeokimyası, radyokronoloji (ışınımla tarih belirleme) alanında ve paleosıcaklıklar alanında ilgi çekici uygulamalar vardır. Organik kimya tekniklerinden yararlanan organik jeokimya, paleontolojiyle sıkı ilişki içindedir; fosillerden kalkarak biyolojik maddenin niteliklerini ortaya çıkarmaya çalışır. Böylelikle, Prekambriyen alanlarda, 2,7 milyar yıl önce yaşamış biyolojik mekanizmalara tanıklık eden aminoasit zincir kalıntıları ortaya çıkarılabilmiştir. Tortul kayaçlarda bulunan hidrokarbonların doğrudan çözümlenmesi, petrol araştırmalarında kullanılan ayrıcalıklı bir tekniktir, jeokimyanın gelişmesi, yararlı maddelerin araştırılmasıyla ilgili önemli uygulamalara bağlıdır.
Son Yorumlar