Isaac Newton (1642 – 1727) Hayatı ve Dinamometreyi Nasıl Buldu?

Isaac Newton (1642 – 1727) Hayatı ve Dinamometreyi Nasıl Buldu? Isaac NEWTON (Ayzek Nivtın), elektriğin henüz icat edilmediği, gecelerin koyu karanlık olduğu günlerden biriydi. Gökyüzünde beliren ışıklı cismi gören köylüler dehşete düştüler. Herkes köy meydanına toplandı. Kalabalığın şaşkınlığı, Newton’un fark edilmesiyle son buldu. Küçük Newton, kuyruğuna fener bağladığı uçurtmasını uçuruyordu. Heyecanlı bakışların yerini homurdanmalar aldı. Düştükleri duruma kızan halk, meydanı boşalttı.

Zeki çocuk, yaptığı gözlemleri kullanarak dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyordu. O günlerde, arkadaşları ile oynadığı uzun atlama yarışında birinci olabilmek, en büyük hayaliydi. Aldığı yenilgilere mutlaka bir çare bulması gerekiyordu. Günlerce rüzgârın yönünü ve şiddetini gözlemledi. Topladığı verileri kullanmakta kararlı olduğu her hâlinden belliydi. Hiçbir
şeyden haberi olmayan arkadaşlarını her zamanki gibi uzun atlama yarışına davet etti. Rüzgârın en şiddetli estiği an gelince kendisi yarışa başladı. Arkasına aldığı rüzgârın desteği ile en uzağa atladı. Onu, bu alanda defalarca yenilgiye uğratmış arkadaşları şaşkınlıktan donup kaldı.

1658 yılında kazandığı bu zafer, onun ilk yaptığı deneylerden biriydi. Artık doğayı her sorguladığında bilimsel bir yöntem kullanmaya başladı. Veri topluyor, hipotezini oluşturuyor, deney yapıyor, hipotezini onaylıyor ya da reddediyordu. Yaptığı gözlemler ve deneyler, Newton’u maddenin yapısını anlamaya zorladı. Araştırmalarını bu alanda yoğunlaştırdı, içini müthiş bir heyecan, büyük bir hırs kaplamıştı. Güvenlik önlemleri almak aklına bile gelmedi. Henüz özellikleri tam anlaşılmamış olan cıvayla yaptığı deneyler hastalanmasına yol açtı. Bir süre çalışmalarına ara vermek zorunda kaldı. Bu dönemde matematiğin önemini anladı.

Matematik olmadan bir şeylerin eksik kaldığını biliyordu. Araştırmalarını matematikle bütünleştirmek zorundaydı. Newton, bunu başardığında yaşı yirmi dörde ulaşmıştı. Yaşadığı dönemin en büyük matematikçisi unvanını aldı. Her gün ünü biraz daha yayıldı. Ülkesinin sınırlarını aştı. Ziyaretçilerinin sayısı sürekli arttı. Bir gün yine önemli bir misafiri ağırlıyordu. Yemekten sonra birlikte evinin önündeki bahçeye çıktılar.

Çay içerken Newton daha önce yazılmış kitaplardaki bazı konuları tartışmaya başladı. Kitaplardaki bir eksiklik sürekli aklını kurcalıyordu. Bu sırada daldan kopan bir elma, yere düştü, işte o eksiklik tekrar ortaya çıkmıştı. Newton için yeni bir sorgulama süreci başladı. Elmanın neden yere düştüğü sorusunu kendisine defalarca sordu. Bu sorunun yanıtı, kendi kanunlarını bulmasına yol açtı. Böylece cisimler üzerine etki eden kuvveti tam olarak tanımlayan ilk bilim insanı oldu. Bilim dünyasına yaptığı bu paha biçilmez katkının onuruna, kuvvet birimine diğer adı dinamometre olan cihaza onun soyadı verildi. Newtonmetre denildi.

Hadi Paylaş!