1950-1960 Dönemi Özellikleri ve Çok Partili Sistem, 1950 1960 dönemi, 1950 genel seçimlerinde Demokrat Parti seçimleri kazanarak, iktidar, resmen kurulduğu 1924 yılından beri iktidar olan Cumhuriyet Halk Partisi de, muhalefet partisi olmuştur.
Demokrat partinin iktidarda bulunduğu 1950-1960 döneminin başlıca özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
a) 1950 seçimleri sonunda, Ulusal Kurtuluş Savaşının ve devrimlerin siyasal örgütü olan 27 yıllık Cumhuriyet Halk Partisi, iktidardan uzaklaşmakla kalmadığı, bu parti döneminde siyasal iktidara hem demokratik düzene geçmede, hem de devrimlerin gerçekleşmesinde öncülük etmiş olan bürokratik kadronun gücünü yitirmeye, yerini yeni güçlere bırakmaya başladığı görülür. Bu olgu, 1950-1960 döneminin en belirgin bir özelliğidir.
b) Bu dönemde uygulanan çoğunluk sistemi, Mecliste beliren parti grupları arasında aşırı sayısal dengesizlik doğurmuştur. 1950 seçimlerinde oyların % 53.3’ünü alan Demokrat Partinin 408 milletvekilliği elde etmesine karşılık, oyların % 39.9’unu alan Cumhuriyet Halk Partisi, 39 milletvekili çıkarabilmiştir. Bu dengesizlik, 1954 seçimlerinde biraz daha artmış, Cumhuriyet Halk Partisinin milletvekili sayısı 30’a kadar düşmüştür. Parlamenter geleneklerin henüz oluşmadığı bir ortamda bu tür dengesizlikler, iktidar-muhalefet ilişkilerini olumsuz yönde etkilemiştir.
c) Özellikle 1954 seçimlerinden sonra, Demokrat Partinin iktidar muhalefet arasındaki ilişkileri düzenleyen, parlamenter sistemin işlemesini sağlayan kural ve gelenekleri yeterince dikkate almaması, ve çok partili döneme geçtikten sonra demokratik düzenin gelişmesi gerekirken, Meclisin üstünlüğü ilkesinin aşırı bir şekilde kullanılması, tepkilere yol açmıştır. Böylece, meydana bir anayasa sorunu vardır.
d) 1957 seçimlerinden önce, tüm muhalefetteki partiler, ortak bir bildiri duyurarak, ülkede var olan siyasal kargaşanın giderilmesinin çaresini Anayasa değişikliği olduğunu belirtmişlerdir. Bu konuda yapılan öneriler şöyledir:
1) Temel hak ve özgürlükler Anayasaya açıkça tekrar yazılmalıdır.
2) Anayasaya aykırı yasaların çıkarılmaması için Anayasa Mahkemesi oluşturulmalıdır.
3) Mahkemelerin bağımsız olduğu ve yargıçların güvence altında olduğu bir anayasa kurumu haline getirilmelidir.
4) Yasama gücünün dengeli bir biçimde yerine getirilmesi için, iki meclis sistemi getirilmelidir.
5) Yürütme üzerinde, yasamanın denetim artırılmalıdır.
6) Seçimlerde, seçim sistemi olarak nisbi temsil sistemi benimsenmelidir.
7) 1957 seçimlerinden sonra, Anayasada değişiklik yapma yoluna gitmeden, Demokrat Parti şiddet önlemlerini biraz daha artırmış, Meclisteki çoğunluğa dayanarak, muhalefetin ve bir kısım basının faaliyetleri hakkında soruşturma yapmak üzere, Meclis Tahkikat Komisyonu kuran Yasayı kabul etmiştir. Böylece, iktidar, yasama organını, Anayasa dışı görevler için kullanma, karşıtlarını cezalandırma ve susturma çabasına girmiştir.
Son Yorumlar